Gargamel gözlerini bir hastanede açtı. Yanına gelen ilk hemşireye 'neredeyim ben' diye sordu. Hemşire 'Malatya Devlet Hastanesindesiniz bayım' dedi. Ve tekrar bayıldı. Bir sonra ki gözlerini açışında burunu yerinde değildi. Burnu sökülmüş yerine gibi takılmıştı. Gargamel çığlık atıcaktı ama ağzı yoktu. Ağzının olması gereken yerde dübür deliği vardı. Gargamel yatakten kalkmak istedi ama kolları ve bacakları yer değiştirmişti. Sağa sola belki bir umut. Birisi beni kurtarır diye bakınırken odanın kapısı açıldı. içeri giren Şirin Babaydı ve arkasında tokinin müteahhitlerinden 2 tane zenci vardı. Üzerlerine doktor kılığında geliyorlardı. Gargamel odanın içerisinde serum hazırlayan hemşireye baktı. Hemşire ayağı kalkıp. Üzerindekileri çıkardı. Gargamel gördüğü şeye inanamamıştı. Hemşirenin üzerinde 20 tane gib vardı. Hemşire ağlayan bir suratla Gargamele baktı ve 'Bende bir zamanlar müteahhittim , çok yanlış kişiye bulaştım... 'dedi.