/i/Başıma Geldi

Hayatta başınıza gelenlerden ibaret değil midir?
  1. 1.
    0
    Olayın yaşandığı tarih : 2000
    Olayın yaşandığı yer : Bağlar köyü

    " ismim Alihan, 33 yaşındayım, bağlar köyünde yaşanan esrarengiz olayları anlatıcam. Hangi birini anlatayım ki, köyde insanlar huzur bulamadı, hepsi şehire yerleşti. Burada yaşlı iki çift dışında yaşayan yok zaten.. Ben direk konuya döneyim, size yaşanan olaylardan bahsedeyim.. Bu köyde benim arkadaşlarım dahil olmak üzere, muhtar da dahil herkes define işlerine meraklı insanlardı. Ancak define olan yerler, ıssız bir alanda olduğu için kimsenin şeyi yemiyordu kazı yapmaya.. Ancak konu bu değil.. Bizim köy geceleri çok ıssız oluyor, insanlar gece 10'dan sonra dışarı çıkmıyor. Sadece deli Nuran dediğimiz kadın köyde dolaşıyor. Kendi kendine bağıra çağıra mahallerden dolaşır. Deli Nuran'ın evinin önünde sürekli kediler, köpekler toplanır. Nuran onları besler durur. Bi gece, ben çalıştığım iş yerinden köye dönüyordum, Nuran'ı gördüm, tarlada biriyle konuşurcasına jest ve mimiklerini kullanarak bişiler anlatıyordu sanki.. Arabayı durdurup onu izledim, 5 dakika boyunca devam etti, sonra durdu bana doğru bakmaya başladı elindeki orakla bana doğru koşmaya başladı, arabayı çalıştırıp kaçtım ondan. Çalışmadığım bir gece, anam yemek yaptı git Nuran'a ver diye. Nuran'ın evine geldiğim de kendisi orda yoktu, kapıyı açtım içeri girdim, içeriyi b.k zütürüyordu. Resim çerçeveleri hepsi ters dönmüş şekildeydi. Diğer odaya girdiğimde odanın ortasında leğenin içinde kemikler, duvarda kan izleri vardı. Ayrıca bu Nuran kocasını bıçaklayarak öldürmüştü. Yemeği bırakıp küfür ede ede evden çıktım, çıkar çıkmaz kustum zaten. Muşmula suratlı karı evin camlarını gazetelerle kapatmış. Az daha kalsam ölecektim kokudan.. Evinin bahçesinde bir sürü incir ağacı, her ağacının altında kemikler vardı. Hafiften tırsa tırsa evden uzaklaştım.. Anneme herşeyi anlattım, bişi demedi. Kuru fasulye yapmış bi güzel yiyordum ki, kapı çalmaya başladı. Sanki polis baskını gibi, kapı kırılacak şekilde çalıyordu. Kapıyı açmaya gittiğimde kimse yoktu, kapıyı kapadım, kapar kapatmaz tekrar çaldı. Kapıyı açtığımda Nuran vardı, bir daha evime girme diyerek gitti.. Arkadaşlara anlattım herşeyi, bana onu takip edelim bakalım napıyor dediler. Çıktık yola, onun evinin önünden geçerken, gölgelerin eve girdiğini gördük. Ya biz halisilasyon gördük ya da onlar gerçekti. Nuran'ın bahçeye girdik, içeriden sesler geliyordu, yapamam felan diyordu, sonra bir silah sesi yükseldi evden, biz o anki refleksle kaçtık kahveye doğru.. Bütün kahvedeki dayıları toplayıp, Nuran'ın eve geldiğimizde, Nuran'ın cansız bedenini gördük. Ama kokudan fazla duramadık içeride.. Ertesi gün onu mezara gömdük. Aynı gece evinin önünde bütün köpeklerin uluduğunu gördük. Evde gece lambası yanıyordu. Nuran yaşarken bile yanmayan gece lambası... Ve içeride birilerin dolaştığını gördük.. Belaya bulaşmamak içim ordan uzaklaştık. Ertesi sabah köydeki herkesin hayvanları telef olmuştu, kiminin koyunları yoktu, kimilerini inekleri ölmüştü.. Biz köyden bir zaman sonra taşındık. Nuran'ın mezarının üzerinde kemikler bulmuş köylüler.. Meğer Nuran'a anası büyü yaptırmıştı, kocasını sevmediği için avam büyüsü yani ölüm büyüsü yaptığı için, aslında Nuran çoktan ölmüştü, onun bedeninde bir cin yaşıyormuş. Şuan o köye bi Allah'ın kulu gitmez.
    ···
   tümünü göster