Mantodaki basıncı kim yarattı

iste bahsettiģin noktada peygamberlik devreye girer sevgili kardesim

hocam öncelikle şu anda inanılan tanrılar dinler bunların hepsi ama hepsi insan uydurmasıdır. bu dinlerdeki inanılan tanrılara insanlar bir insan şahsiyeti yüklemiş. bunu dinlere bakarak açık açık kavrayabilirsin. konumuz dinler degil şimdi düşünelim . yaratıcı var ise yaratıcıyı yaratan kim o ilk nasıl oluştu. e onu yaratan varsa onu yaratan nasıl oluştu gibi sonsuza gider yada şöyle derler genelde > şimdi o yaratıcı olduğu için ezelden beri vardı . heee demekki neymiş şu anda var oldugunu kabul ettigimiz şeylerinde evel ezelden beri oldugunu düşünmek saçma degilmiş. bence bu yaratıcının evel ezelden beri oldugunu düşünmekten daha mantıklı bu yüzden yaratıcının olmadıgını savunuyorum . olsaydı kötülük olmazdı gibi aptal şeylere girmeyecegim ama şunu söyleyebilirim > sen var isen yok olamayacaksın çünkü şu ana kadar var olan şeyler ne oluştu nede yok oldu . şimdi benimde kafama takılan şeyler var mesela bu bilinç nasıl oluştu ruh var mı . işte tamda burada yaratıcının varlıgını düşünmek mantıklı geliyor . çünkü bilinci açıklayamıyoruz şu anda kullandıgımız bir bilgisayarında bilinci olmadıgını savunamayız . yaptıgımız robotlarında bir bilinci olmadıgını savunamayız. yani burada bir yaratıcıya bağlanacaksa o bizi test etti gönderdi dünyaya dememiz saçma olur . bir yaratıcı varsa bizler satranç tahtasında oynanan taşlarız. cennettir cehennemdir bu tarz şey insanın kalıcı olmak istemesiyle alakalıdır . yani simyada ölümsüzlük iksiri yapmaya çalışan insanlarla dini icat eden insanlar arasında ben pek bir fark göremiyorum ikiside kalıcı olmak istiyor. ama tavsiyem şudur bir dine inanın inançsızlık yada yaratıcının varlıgına inanmamak büyük bir boşlugun içinde kalmak gibi .