bazen uğrayıp kafama esen şeyleri yazıcam

Ana dil mi? O ne yahu? Öğrensem iyiymiş. Konuşsam iyiymiş...

Lan hangi dilde konuşursam konuşayım, dediklerim kimin skinde ki ben bi de ana dil denen saçmalığı öğrenicem? Ne yaşatıcam, ne koruyacam ki ızdırabım dinecek? Hangi alet edevatı miras olarak bırakacam ki bu kapısız duvarda çilingirlik bir çözüm sunsun?

Olm siz mal mısınız? Olm siz salak mısınız? Olm siz geri zekalı mısınız? Niye ayılamıyorsunuz bu mevzulara? Dil mil derken yediler bitirdiler bizi...

Ayransızlığın bu derecesi, tahtıravana özenmenin böylesi... Yahu şu ağız 98673409687304687 tane lehçede 498674098673409687 tane dil konuşsa, yutacağı lokma yine aynı yine aynı...

O lokma olmadıktan sonra ister Zazaca haykır, ister Fince haykır, istersen gibtir git Esperanto öğren öyle haykır... Ne taka yarayacak...

Yemin ediyorum beyinsiz bu insanlar.

Adamın sosyal medya hesabına girip bakıyorsun, devrimci, uçuyor kaçıyor. Ölen ne kadar solcu adam varsa hepsinin gıyabında yoldaşlara selam devrimciler ölmez mavrası çekiyor.

Lan sonra bi bakıyorsun, evsiz çocuğa belediye yardım etsin, yok efendim yaşlı kimsesiz dedeye devletin huzur evi sahip çıksın, yok efendim köpeğe valilik barınak yaptırsın...

Lan ne diyosun skik? Karın tokken yıkıp yakmak, işler takken "Baba?" diye devlete yağmurda kalmış köpek yavrusu gibi bakmak nedir amk?

Lan olm siz ne mal adamlarsınız lan? Siz nasıl iki yüzlü adamlarsınız?

Temiz temiz gidin sosyal demokrat olun yahu. Am için gürültü çıkarmaktan başka işiniz ne...

Not:
Pek sevdiğiniz Hegel'i de züt deryanızın filipin çukuruna gömebilirsiniz gönül rahatlığıyla. Beyin zinasına felsefe diyen tüm sarkık yanaklı Almanları baş tacı edin.

Kalanlar bize yetiyor zaten.

http://z0r.de/4304

Bin yıllık ağaç olsan, ben yine son soluğum.
Uykun bitmese bile rüyan olur sokulurum.

Böylelikle aldım afyonu, artık o çaremdi
An be an iyileşirken
Fikir kuyusunun dibinde
izlerken hayatı, bıkmış gitmişim.

-Fernando Pessoa

Görmüyor musun?

Çaban söz.
Paylaştığın fotoğraf.
Eşyanın bilgisi ile eşya değişmiyor.

Kendimi kandırmıyorum artık. Kendini kurtarmadan bir başkasını kurtarmak mümkün değil. Ele geçmemiş kaleyi savunmak imkansız.

Kimse için birşey yapmıyorum kendimden başka. Başkasına layık mıyım göreceğiz.

Onlar kadar benim de zamanım yok. Onlar kadar korkuyorum. Onlar bana ne kadar onlarsa ben de o kadar "o"yum onlar için.

Bir ufkum yok. Bir ruhum yok. Bir lahzam yok. Bir elim yok.

Doğdum ama ete kemiğe bürünemedim.

Ben kimse değilim ki birinin kimsesi olayım...

Yalnız, şu suriyeli bebek ölmekle ne iyi iş yaptı lan. Baya eğlendik sayesinde. Vicdanımızı falan cilaladık.

Arada bir böyle ölümler lazım. Salt barış fikri baya angutça geliyor bana. Arada birileri ben sıcacık evimde otururken donmalı. Lan yoksa evin kıymetini nasıl bilicem?

Mesela bebekler ölmeli abi. Baya patır kütür ölmeli. Onlar ölecek ki ben eve geldiğimde çocuğuma şöyle sıkı sıkı bir sarılıp şükredeyim kıymetini bileyim.

Öyle olmasa bile kendimizi ve toplumsal konumumuzu ifade etmemiz için bunlar şart. Kötü yöndeki gidişatı gösteren hiçbir reel done olmazsa biz de idrakımızı yaşayamayız, yaşatamayız. Bunları umursama fırsatı sunulmalı bize.

Şehit gibi düşünün o çocuğu. Bak şimdi Cennet'te mesela o. Yaşasaydı kim bilir hangi sokakta, kaç kuruş paraya annesini gözünün önünde düzeceklerdi? Belki bu hayat ondan da bir cani yaratırdı? Kim bilir?

Güzel oldu ölmesi. Bize yaradı. Ona yaradı. Herkese yaradı aslında.

Bilip de bilmemezlikten geliyorlar. iyi oldu iyi.

Yine şöhret yapmak için yurt dışında yaşayan, etnik azınlık mensubu, marjinal fikirli bir orta sınıf evladını seçmişsiniz. Bu ülkede bana bu koyuyor işte. Konya'nın köyündeki çoban genç asla bu kadar kolay sivrilemez. Kimseye çaktırılmıyor ama gizli bir "elitzadeler" kafası var bu ülkede. Birilerine bir söz verilmiş vaktinde. Belli.

Ben hamallık yapan etnik / dini azınlık görmedim hiç. Lütfen, şu sınıfsal sancıları onların da çektiğini gösteren biri karşıma gelsin artık.

Az kaldı, milliyetçi oldum olucam...

Agalloch - The Lodge

https://www.youtube.com/watch?v=FDakWq7aVx8

Enstrumantal olmasına rağmen çok şey söylediğini düşünürüm bu şarkının.

Nota nota ölümü anlatır bence. Doğa ölür. insan ölür. Dil ölür. Ruh ölür.

Ölüm ölmez bir tek.

He gündem he... He amk he... 6466198168469846516468 tane muhalif sayfanın twitin yağdığı yetmiyor gel bi de sen duyarını kus suratıma he. He amk, sen çok vicdanlısın he. En iyi tespitler senin he. Aklına muhtacız he... He 400 dedi amk he. He bebeğin ölüsü kıyıya vurmuş anasını balık yutmuş he...

Lan Sümer'den beri var bu. Biliyosunuz işte tamam. insanlığın gündemi "onlar"ın gündemi işte tamam. Senin sana ait bi skin yok tamam. Bi vicdanın kalmış, profesyonel olarak vicdanlısın he...

Peki sonra? Eee?

iğrençsiniz. Yemin ediyorum iğrençsiniz. Bıktım gösteri dünyanızdan. Sirkinizden. Şovunuzdan.

iğrençsiniz.

iyice ikiye bölünün aferin. 3 sene önce "iç savaşa gider bu iş." demiştim. Neden? Çünkü samimiyet görmüyordum. Bu kadar dalavere elbet birbirine dolanacak, takke elbet düşecekti. Yalanı gün gibi açığa çıkanlar da "Yersen!" çekecekti. Neye şaşırıyorsunuz? Devrimci elitlerin ağzından icazet alıp kan döken gerillaya mı, hala antik Roma lejyoneri olduğunun farkında olmadan "Sarı Kartal! Sarı Kartal!" diye bağıran aymazların vatan millet sakaryasına mı?

Dakkasında abuk subuk paylaşımlar çoğalmaya başladı. Herkes kılıç biliyor.

Aferin. Girin birbirinize gereksizler ordusu. iyi niyet bir yere kadar. Bundan sonrası doğa kanunuysa doğa kanunu. Uyum içinde yaşayamıyorsanız, patırtınızda boğulacaksınız demektir.

Zırvalık ve zorbalıklarınıza zerre ortak olmadığım için kendi kendimi kemiremeyeceğim.

Tüm değerleriniz ve hakikat bildiğiniz ezberlerinizle iğrençsiniz.

Nefret, acı, hırs, kibir, umutsuzluk, galeyan...

Evet. Evet! Maskelerinizi çıkardığınız anlara bayılıyorum. Gerçekte kim olduğunuzu gösterdiğiniz anlar benim için o kadar kutsal, değerli ve önemli ki... Normal zamanlarda sanki benimle aynı şeymişsiniz gibi davranacak cüreti kendinizde buluyordunuz.

Oysa ben şu an gayet sakinim. Siz ise kuduruyorsunuz.

"Gidin bu delikanlılıkları Kandil'de yapın."

Hayatımda duyduğum en komik siyasi argüman. Ne bu, Osmanoğlu ile Habsburg atışması mı?

E nerde kaldı barış mavraları? Açık açık savaşalım ama benim avantajlı bölgemde diyorsun.

Kafana füze yağınca ağlayacaksın sonra.

Bir tarafınız kan istiyor bir tarafınız mendil. Durum böyle olunca birileri de bir taraftan kurşun sıkacak bir taraftan da mendil uzatacak.

Akıl tutulmasındaki pürüzsüzlüğe bak. Bu kadar külhanbeyiysen, bunca banka neden ayakta? Hadi karşındaki it diyelim, senin sözümona "enternasyonel" heveslerinin tek kainati hepi topu tek bir dağın başı mıydı?

Dayağı yiyince yine foşik töce diyeceksin. Borış azadi kan oxmasın cano diyeceksin. Bilmiyor muyum?

Ha elinde gaz bidonuyla karşına çıkan it sürüsünün senin kadar da omurgası yok. Orası ayrı. Ama sen de huur soyusun şimdi. Gücenmece yok, ne çeşit bir zütveren olduğunu da biliyorsun zaten.

https://www.youtube.com/watch?v=T66ASF331SE

Deneysellik çok önemli.

+It's a very long story. How we ended up here, I mean...
-We'd been following our forefathers' footsteps, I guess.
+No. I mean, how we ended up following our forefathers' footsteps.
-I don't know. However, what I know is: Mistake or success is repetitive by definition. If it does not have any repetition, than it may appear as -or it may truly be as well- coincidence.
+And coincidence has no meaningful representatives in our mental revolution process.
-Obviously...
+We're ultimately f***ed up aren't we?
-Of course...

Tüm bu pespayeliğin ve sıradanlaşmış iğrençliğin özetinin tamamı 24 saatimize sığıyor. iletişim, varlığından bihaber olduğumuz için kusmadığımız ucubeleri suratımıza çarpıyor her gün.

Konuşmuyoruz, öğürüyoruz. Ama uzun süre öğürmekten unuttuk normal halimizi.

Ülkeye bakıyorum, hiç deliliği bu kadar net gözlemlememiştim. Instagram hesapları, sosyal medya, tv, yazılı basın...

Neden bu kadar bariz görüyorum çılgınlığı? Neden bu kadar net şekilde birikti onca saçmalık? Neden? Neden uyuyamıyoruz? Neden bihaber olamıyoruz?

"1 delille 40 alimi yendim, 40 delille bir cahili yenemedim."

Evet amk gerizekalıları. Şimdi size basit bi hesap yapıcam. Dünya neden tak gibi bir yer anlarsınız.

ilk verdiğim sözdeki oranı denkleme sokalım. Delil dediğimiz şey bundan sonra D olsun. Alim dediğimiz şey A, cahil de C.

D > 40A
40D < C

D yerine (eşit olduğunu farzedelim) 40 A yazarsak

40 (40 A) < C

1600 A < C

Yani 1600 Alim bir Cahilin kalın kafasını aşamıyor. Şimdi reel oranlarla dünyamıza bakalım. Bir Alim başına kaç Cahil düşüyor?

Zannediyorum (o da çoooook iyi ihtimalle) 100 Cahil başına 1 Alim anca düşer.

Bir önceki denkleme dönersek: 1 Cahil 1600 Alimden büyüktü (Ama biz eşit alalım)

C = 1600A

Reele bakarsak 100 C 'ye karşılık 1 A var.

100 C'de C yerine 1600 A yazalım.

100 (1600A)'ya karşılık A.

160000A'ya karşılık A.

Yani cahillerin alimlerden 160000 kat daha güçlü ve etkin olduğu bir dünyada yaşıyoruz. Bunu sayı üstünlükleri ve aymazlıkları ile başarıyorlar.

Şimdi siz bu oran içerisinde tüm fikir ve zevklerinizle 160000 gibi kalın bir dilime mi düşüyor olursunuz yoksa o 1 tanecik cılız dilimde olursunuz?

He? He amk evlatları?

Topunuzun anasını bacısını keçi kılı otağın hasırında ağlata ağlata gibim. Alayınızın teyzesini yengesini muşamba hamağı zeytin ağacının arasına gerip sallaya sallaya öksürte öksürte gibim. Babalarınızın ekmek tutan elini gibim.

Canavarın gözlerinin içine dimdik bakabiliyorduk. Çünkü acılarını tanıdığımız insanların kendilerini de tanıyabileceğimize inanmıştık.

Hayır. Bir yırtıcı var orada.

içilecek bir şarabın varmış, onu da hayaletler çalmış.
Zina demişler, seni sana bırakmamışlar.
Yol demişler durak yapmamışlar.
Günaha bile sığınamıyorsun.