/i/Dertleşme

Derdini anlatmayan derman bulamaz..
    başlık yok! burası bom boş!
  1. 3.
    0
    adam işsiz kalmış kahveci beyler
    ···
    1. 1.
      +2
      kahvede bana tsubasa derler
      ···
      1. 1.
        +1
        bana da sülo derlerdi(ismim süleyman olmamasına rağmen).batak biliyon mu lan?
        ···
      2. 2.
        0
        batak bilmeyen bir nesil yetişmesin diye savaş veriyorum burada sence bilmeme şansım var mı?
        ···
  2. 2.
    +1
    çok uzun be güzel karşim
    ···
    1. 1.
      +1
      özeti boşuna geçmedim. hem uzun ama süreceği maksimum 2 dakika olan bir yazı ve belirli bir sıcaklık vereceğine emin gibiyim
      ···
  3. 1.
    +8 -1
    Arkadaşlarımla çayımızı yudumlayıp, halka tatlımızı (kerhane tatlısı) yerken arkadan neşet baba çalsın. o yeşil pamuklu masa örtüsüne dirseklerimizi dayayalım rahat rahat küfürleşerek muhabbetimizi yapabilelim. arada abi gelip çayınızı tazeleyelim mi gençleer desin; ama bir o kadar da ısrarcı olmasın. önümüzdeki gerek ıstaka gerek iskambil destesine bakarak oo maşallahın var dercesine kesen dayılar geçsin etrafımızdan.
    Ara ara duyulsun ganyancı amcalarımızın yürü bee koş bee ayrıl da gel dıbına koyduğumun beygiri, senin sütünü gibeyim süt beygiri kılıklı lafları ile irkilelim ama kimse terbiyeli konuşalım sessiz olalım kardeşim diye uyarmasın; üstüne onlar da derde ortak olup tanımadığı atlara ve sahiplerine hissederek küfürler savursunlar.
    Gözlerimiz kavrulsun o belli belirsiz yanan loş ışığın altında, buram buram tüten sigara dumanından boğazımız yırtılsın gerekirse; ama bir arada çekelim o samimiyetin iç yakan, ıssız ve bir o kadar da sıcak-iç ısıtan kokusunu.
    Anlayabiliyor musun beni günümüzde samimiyetten uzak kalmış kafelerde, ortam peşinde koşarken tatsız tutsuz içeceklere verilen onca soğuk paranın acısıyla gezerken, bir am uğruna yakılmış onca sigaranın o samimiyete adanmış tek bir sigara kadar değerli olmadığını ve asla olamayacağını? Anlatabiliyor muyum o güzel renkli kivi, muz, elma ve benzeri toz içeceklerle yapılmış kokteyllerin tutamayacağını bir oraletin, tavşan kanı çayın ya da yayık ayranın yerini? Anlayabiliyor musun o kafelerde çalan gıygıy ama janti müziklerin edasının asla veremeyeceğini bir neşet baba'dan bir ahmet kaya'dan bir zeki müren'den bir müslüm gürses'den ya da bir müzeyyen senar'dan alınan o iç burkan; ama aynı zamanda da insanı duygu selleri ile doldurup taşırabilen, sevdirebilen, üzebilen ve bunula birlikte de hayatı gerçekten içinde barındıran ezgisinin??
    Özet: Kaybolmakta olan bir kültürümüzü koruyalım-hatırlayalım istedim ve yazılarla bir nebze de olsa belki onun sıcaklığını hissettirebilme çabasına girdim. Kafelerde oluşan ve bizim olmayan bu kültürü alırken kendi özümüzü de unutmayalım.
    ···