berbat bir mahallede doğdum çocukluğumda her türlü pisliği görerek büyüdüm kavgasız bir günümüz geçmiyordu oraya ait olmadığımı çok iyi biliyordum her zaman kurtulmanın bir yolunu aradım durdum mevlam güzel bir kapı açtı ve kendimi bir şekilde kurtardım
insanların çocukluk anıları hep eğlence dolu olur genelde hep güzel şeyler anlatırlar benimki tam tersi maddi durumumuz çok iyi değildi ailenin tek çocuğu bendim anne babamla aram iyi değildi sürekli kavga edip duruyorlardı annemin beni sevmediğini hissedebiliyordum benimle hiç ilgilenmezdi bütün gün sokakta sürter dururdum insan küçüklüğünde anne babasından ne görürse onu yapar bende sürekli kavga ediyordum

Hayatım belli bir düzene oturuyordu çocukluk anılarımı hafizamdan silmek için uğraşıyordum babamı merak ediyordum yıllardır görmemiştim ama geçmişe takılı kalmaya niyetim yoktu dedem ve babaannem yıllardır uğraştıktan sonra eski halimi terk ettiğimi görünce mutlu oluyorlardı artık evlenmem gerektiğini söyleyip duruyorlardı kendimi evlilik konusunda hazır hissetmediğim için olumlu konuşamıyordum çünkü hala pgibopat bir tarafım olduğunu biliyordum evleneceğim kadını üzmeye hakkım yoktu kendimi iyice sakin biri haline getirdiğim zaman evlilik konusuna daha olumlu yaklaşabilirdim

ailesinin yanına geçtik helen annesine sarılıp ağlamaya devam etti babası yine et hazırlıyordu karnımızı doyurduk helen'in babası ve abisi biraz içki içtiler bana ikram ettiler kullanmadığımı söyleyince şaşırdılar helen beni arkadaşlarıyla tanıştırmak istiyordu beraber şehri dolaşacaktık akşamda abisiyle takılacaktık helen'in arkadaşları değil ama abisinin arkdaşları ile öyle bir gece geçirdim ki hayatım boyunca unutmayacağıma eminim beyler şu an çok yorgun durumdayım yarın devam edeceğim okuyanlara tekrar teşekkür ediyorum kuzenime yada yengeme kayma hikayesi anlatmadığım için beklenen ilgiyi görmemiş olabilir ama dinleyen herkes için yarıda bırakmaycağım :d

beyler okuyan varsa belli etsin hikayeyi yarım bırakmak istemiyorum

güzel bir bahçeleri vardı adam mangal hastasıymış direk mangalın başına geçti karısıda içeride birşeyler hazırlamaya gitti kızla baş başa kaldık muhabbet açmak istiyorum ama ne diyeceğimi bilemiyordum yüzüne baktım oda bana bakıyordu hemen bakışlarımı kaçırdım kız babasını kurtardığım için minnettar olduğunu söyleyince muhabbet açılmış oldu türkçesi baya bozuktu birkaç defa dayanamadan güldüm oda gülmeye başladı tatil için geldiğimi yakında döneceğimi söyledim oda her yaz buraya geldiklerini yakında taşınmayı düşündüklerini söyledi telefondan amerika da yaşadığı yerin fotoğraflarını gösterdi

helen ve ailesiyle vedalaşıp şehirden ayrıldım gitmeden önce helen'e son bir kez sarıldım hiç bırakmak istemiyordum kısa zamanda birbirimize çok bağlanmıştık işimi bitirir bitirmez döneceğime söz verdim yolculuk boyunca aklımda sadece helen vardı bir yandan da evlilik konusunu düşünüyordum helen olmazsa başka biriyle evlenemezdim işleri düzene koymaya çalışıyordum ama biraz uzun sürmüştü helen'le irtibatı koparmadık ya telefonla yada bilgisayardan görüntülü konuşuyorduk bir an önce gelmemi istiyordu işleri birazda riske atarak erken gitmeye karar verdim

sigaraları hazırlayın amk amerika'da helen'in abisiyle yaptığım pislikleride yazıp sözlüğü bırakacağım

Birkaç yumruk gören havalı tipler benden iyice çekinmeyen başladı sınıfta hepsini sıkıştırıyordum beni gören toz oluyordu birgün üst sınıflardan iki çocuk çıkışta beni köşeye çekti bazı okullarda reis diye bir saçmalık olurdu bizim okulda da böyle bir tip varmış o gün öğrendim çocuklar beni reisin yanına zütürdüler tüm okul bizi izliyordu sınıftan bir velet beni reise söylemiş reis bana küçümser bir şekilde baktı seni tüm okulun gözü önünde döveyim bakalım ne yapacaksın dedi

Yemekten sonra helen beni arkadaşlarıyla tanıştırmak istediğini söyledi bende çevresini merak ediyordum beraber dışarı çıktık çok kalabalık bir arkadaş grubu yoktu sadece üç tane kız çağırmıştı gitmeden önce helen'e arkadaşlarına ıngilizce bilmediğimi söyle bakalim hakkımda ne konuşacaklar merak ediyorum dedim gülümseyerek tamam dedi

Arkadaşlarıyla bir kafeye gittik hepsi güleryüzlü iyi insanlara benziyordu bir yandan beni süzdüklerini farkettim ama çaktırmadım helen'le özellikle türkçe konuşuyordumki ıngilizce bilmediğimi sanıp hakkımda rahat konuşsunlar gerçi ıngilizceyide çok iyi de bilmiyordum helen beni nasıl bulduklarini sordu kızlar çok yakışıklı biri filan dediler sonrada hep iyi şeyler söylediler tabi biraz egom tavan yaptı içten içe mutlu oldum

Biraz etrafı dolaştık hava çok sıcaktı o yüzden helen'in arkadaşlarına veda edip eve geçtik arkadaşlarının benim hakkındaki düşünceleri ikimizide mutlu etmişti helen'in odasına geçtik beraber geç saatlere kadar bilgisayar oynadık

Artık hayatta hiçbir akrabam kalmamıştı babam vardı ama onuda çoktan silmiştim akıbeti ne oldu hala bilmiyorum dedemden biraz miras kalmıştı bir kısmını ihtiyaç sahiplerine dağıttım eski ufak bakkal yerine büyük güzel bir market açtım borca girdim ama çok şükür borçları bir şekilde kapadım ve güzel kazanmaya başladım yaşadığım olaylar yüzünden çok yıpranmış hissediyordum market zaten elemanlar sayesinde tıkır tıkır işliyordu kafamı boşaltmak için tatile çıkmaya karar verdim hayatıma yeni bir yön vereceğini bilmiyordum

Beyler anlatılacak çok mevzu var ama anlatmaya gücüm yok son bir özet gecip bitireyim megan ile amerika turu yaptık iyi vakit geçirdik daha sonra beni ülkesine davet etti kabul edip gidebilirdim umut verip üzmek istemedim çok iyi bir kızdı ama helen'den sonra evlenemeyeceğimi biliyordum megan çok zorladı peşimi bırakmadı hala konuşuyoruz geçmişimi biliyor yakın bir zamanda yanıma geleceğini söyledi kafam çok karışık neler olur bilmiyorum amerika'ya tekrar gitmeyi düşünmüyorum eğer eğlence arayan biriyseniz kesinlikle gitmeniz gereken bir ülke avrupa'da güzel hatta fırsatıniz olursa kesin gidin ve kalmaya çalışın bakalım hayat önüme neler çıkaracak sözlüğü büyük ihtimalle bırakacağım azda olsa bir etki bırakmışsam ne mutlu bana takip eden yalnız bırakmayan herkese teşekkür ediyorum helen'in hatırası inci sözlükte yaşasın *

beyler okuyanlara çok teşekkür ediyorum şu an biraz işim var akşam seri yazmaya çalışacağım

dün klüpte barmen kadın turist olduğumu öğrenince birşeyler sordu beni arap sanmış o yüzden konuştuk dedim helen'in kıskanç olup olmadığını pek bilmiyordum bir daha içkili hiçbir ortama gitme başın belaya girsin istemiyorum dedi abisinin beni tekrar çağırdığını ama kabul etmediğimi söyledim helen'in yakın bir arkadaşı vardı kısa boylu esmer bir kızdı helen'in abisi buna baya yazıyordu gece grup dağılınca dördümüz sinemaya gittik duygusal bir filme bilet aldılar ingilizcem iyi olmadığı için filmi pek takip edemedim zaten maksat helen'le aramı düzeltmekti başını göğsüme yasladı bende yorucu günler geçirdiğim için biraz gevşedim ve helen'e sarıldım güvenini sarsmak istemiyordum salon dolu değildi helen'in abisi ve yanındaki kız sessizce arkaya geçtiler helen filme odaklanmış salya sümük ağladığı için fark etmedi ama ben görmüştüm

ortamdan iyice bunalmıştım gruptakilere baktım hepsi bir kız bulmuş kendi hallerinde takılıyordu bende sap gibi tek başıma oturuyordum bir kız yanıma geldi selam verdi yabancı ülkede kızlar teklif ediyormuş goygoyuna inanmaya başlamıştım ingilizcem iyi olmadığı için bu kızda turist olduğumu anlamıştı kız elimden tutup hadi dans edelim dedi helen'e ihanet etmek istemiyordum benim kız arkadaşım var dedim buradamı diye sordu hayır desem peşimi bırakmayacağını biliyordum o ara barmen kız evet burda kız arkadaşı benim dedi kız yüzünü astı peki diyip gitti barmene teşekkür ettim sen iyi birine benziyorsun kız arkadaşın çok şanslı dedi aslında şanslı olan bendim

göz ucuyla ne yaptıklarına baktım helen'in abisi kızı kucağına almıştı hemen önüme döndüm helen'in görmesini istemedim gerçi abisini benden iyi tanıyordur ama yakın arkadaşını ve abisini o halde görmesini istemedim helen ağlamak için fırsat arayan biriydi filmde duygusal olunca yine ağlayıp durmuştu çıkışta dolaşmaya başladık şehir çok hoşuma gitmişti insanlar biraz ahlaklı olsa tadından yenmeyecek bir yerdi abisi biz bir bara gideceğiz sizde gelin diye tutturdu ben zaten başıma bir iş gelir diye korkuyordum helen'e bırakıyorum ne derse onu yaparım dedim abisi alttan girdi üstten çıktı kardeşini ikna etti helen gidelim diyince sen bilirsin dedim dün gittiğimiz yerden çok daha büyük bir yerdi beyler öyle kızlar görüyordum ki helen olmasa kendimi çok fena bozardım zaten çoğu kendi gelip muhabbet açıyordu biraz uğraşsam çoğu kızı yatağa atabilirdim mesela bazı kızlar var yüzüne bakmaya kıyamazsın kesin havalı bir tiptir selam versen yüzüne bakmaz diye içinden geçiriyorsun ama tam aksine onlar gelip konuşuyor hele turist olduğunu anlayınca daha da yaklaşıyorlar

beyler kendimi iyi hissetmiyorum eski günler aklıma geldi helen'den sonra yaptıklarımdan dolayı biraz utanç duyuyorum yarın devam etmeye güç bulursam yazacağım dinleyen herkese teşekkür ediyorum iyi geceler

Bir müddet okuldan uzak kalmak kafamı toplamam açısından iyi oldu dedem odama girdi ve bana bir kitap verdi osmanlı ile ilgili bir romandı işte o günden sonra kitaplara merak saldım gazete dergi roman makale elime ne geçerse okuyordum uzaklaştırma sonrası okula gittiğimde bana farklı baktıklarını anlamam zor olmadı Altı üstü kavga etmiştim abartılacak birşey göremiyordum lisede kavgalar uzadıkça uzadı okulu nasıl bitirdim bende bilmiyorum üniversite okumak gibi bir hayalim olmadığı için hemen askere gittim karışık zamanlardı kavganın pisliğin her türlüsünü biliyordum ama askerlik gerçekten farklıydı

adam çok güzel çizdi o zaman sağlam bir para vermiştim ama helen için değerdi hemen yola koyuldum o zaman arabam vardı ama eski olduğu için uzun yola çıkmaya çekiniyordum güzel bir araba kiraladım yolculuk yorucu geçti helen'e geleceğimi söylemeyip sürpriz yapacaktım evlerinin önüne geldiğimle telefonla aradım ve konuşmaya başladık seni çok özledim diyordu kapıyı çaldım abisi açmıştı sürpriz yapacağıma anlayınca sessizce gülümseyip içeri aldı helen'in odasına gidip kapıyı tıklattım ingilizce gel dedi helen sayesinde azda olsa ingilizceyi öğrenmeye başlamıştım içeri girince göz göze geldik