1. 1.
    +1 -1
    sahlep sevmem sebebi tarçın, bu başlık altında ibretlik olmayan öykülerimi anlatacam, hangi hakaretleri sarfederseniz edin susmayacağım, tezek abiye saygılar. buraya yazma sebebim insanlara söyleyemiyorum, ama birine anlatmalıyım amk

    zütüncü demeyin gibleyin azcık amcığın hoşafları
    ···
  1. 2.
    +1
    tezek abimiz çok güzel yapmış en baştan başlamış ben bunu yapamayacağım k.bakmayın
    ···
  2. 3.
    +1
    ben bölük pörçük aklıma gelen hikayelerle başklayacağım, bol bol flashback olacak, belki birgün keyfim yerinde olursa toplarım hepsini
    ···
  3. 4.
    +1
    imla ve edebi nitelik konusundaki eleştirilere açık değilim şayet branşım fizik
    ···
  4. 5.
    0
    giblenmemek
    ···
  5. 6.
    +1
    evet lisedeki bi anımdan başlayacağım sözlük nüfüsunun %69unun ilgisini çekeceğini düşünüyorum, giblenmesemde yazacağım biz bu sevdaya başımızı koyduk
    ···
  6. 7.
    +1
    ve hayatımda önemli yerleri bulunan insanları ve kendimi ifşa etmemek için yeri gelince komik, yeri gelince trajik rumuzlar kullanacağım şahıslar için
    ···
  7. 8.
    +2
    ne diyo lan bu ?
    ···
  8. 9.
    0
    ana rahmi terk
    ···
  9. 10.
    +1
    şıpırtı... abim benden 7 yaş büyüktür, bakmayın şimdi kardeşlerin arasındaki yaş farkı 20li yaşları bulabiliyor, alışılmadık bişeydi bu bizim zamanımızda. annem abimi evlendikten 1-2 sene sonra doğurmuş. abime hamile kalmadan önce zayıf, güzel, ve çok tatlı bir kadınmış fotoğraflarda gördüğüm kadarıyla. fakat abimi doğurduktan sonra baya bi kilo almış uzun süre verememiş, eğer abimi azıcık kıskandıysam tek sebebi annesinin benimkinden güzel olduğundandır. çocuk saflığındandır, küçükken evleneceğim kızı hep annemin abime hamile kalmadan önceki bir fotoğrafına bakıp hayal etmiştim; dalgalı kahverengi uzun saçlar, 1.70 boy, kapkara gözler, doğal ve gamzesiz bir gülüş, küçük dişler ve minik bir burun. yıllar geçti hala hayalimdeki kadın modeli bu, derinlerde biyerime işlemiş o görüntü, o istek...
    ···
  10. 11.
    +1
    ben doğdumda ailemizin durumu iyi idi, çok savurgan davranmaz; ama konforlu yaşardık. annem küçük yaşta babasını kaybetmiş yokluk nedir, eldekinin değeri nedir iyi biliyor... babam ise sert, tutumlu ve bildiğinden şaşmaz bir avukat dedem tarafından yetiştirilmiş, rahmetli dedem bitek biz torunlarına baktığında dolardı gözleri... toprağı bol olsun... merak etmeyin elimden geldiğince bunların hepsine değineceğim, herşeyi anlatacağım... durumumuz iyi demiştim ya, ilkokul bitene kadar özel okullarda okudum, yokluk nedir çok bilmedim. şefkatliydim ama insanı sevmezdim; işçiyi, temizlikçiyi, çöpçüyü, emekçiyi... sizden ricam beni o halimle yargılamamanız
    ···
  11. 12.
    +2
    emin misin sahlep oldugundan
    ···
  12. 13.
    +1
    ben küçükken abim bazen beni sinir eder, ben onu babama söyler, babam da onu döverdi. ne büyük bir yüreği varmış o yaşta bile çocukluğuma vermiş, sevgisinden gram eksilmemişti. abim bana nazaren daha zor koşullarda büyüdü, gerçeği, emekçiyi, yokluğu gördü. küçükken çok kavgacıymış ama lisede düzelmiş, iyi bir yer kazanıp hayatını bir süreliğine rayına oturtmuştu. o da hayatının yarısı boyunca özel okullarda eğitim görmüş olsa da ben gideceğim liseyi seçerken ağzından aynı bu kelimeler çıktı, "bak kardeşim, sana güvenim sonsuz. ama özel bi liseye gidip karı kız, hovardalık peşinde telef olmanı istemem. senin yapman gereken şey bi devlet lisesine gitmek, gerçekten kendi;ihtiyaçları, hayalleri doğrultusunda çalışan öğrencilerle rekabet içinde olman. itibar peşinde koşan anne, birşey kanıtlamaya çalışan bir babanın zoruyla çalışan çocuklarla değil. büyüdün artık, bazı gerçekler var; bunları kendin görmelisin, bunu ancak o tarz bi okulda yapabilirsin." demişti. çocuk aklımla bile hak vermiştim lan. o adam benim iyiliğimi istiyordu. ama gene de şunu söylemeden yapamayacağım; gittiğim lise yüksek puanlı, çalışan öğrencilerin olduğu, kalabalık olmayan, kavgadan bir nebze uzak nezih bir izmir lisesiydi. gene de bana çok şeyler kattı.
    ···
  13. 14.
    +1
    ben küçükken derslerim iyiydi, izmir'in en iyi liselerinden biri olan liseme gibimi kımıldatmadan girmiştim nerdeyse. lisenin ilk günü okula abimle gittim, saçlarım yazdan kalma uzun, gömleğim içerde, kravatım boynumda enteresan bir kombinasyon oluşturuyordum. o gittikten sonra kravat hemen kayboldu ya neyse. bir sene geçti lisede sonra döneriz oralara size lise ikinci sınıfta başıma gelen bir olayı anlatmak isterim önce. bizim dönemde 5 sınıf vardı; a,b,c,d,e,f. ben c şubesindeydim, ilk katta a,b,c,d; üçüncü katta bizden bir üst dönemden iki sınıfla birlikte e ve f şubeleri vardı. e ve f şubeleri azınlık olmalarından dolayı bizim kattakilerle karşılaştırılırsa müthiş izole oldular bizden. ikinci sınıfta sınıflar karıldığında elbet o sınıflardan gelen yeni sınıf arkadaşlarım olmuştu, abartmıyorum bazılarını hayatımda ilk defa görüyordum.
    ···
  14. 15.
    0
    sen öyle san
    ···
  15. 16.
    0
    http://www.exotto.com/wp-...ds/2009/07/obama_full.jpg
    ···
  16. 17.
    +1
    lise ikinci sınıfta şubem d idi bu sefer de c,d,e,f yukarda; a,b,g(tm) sınıfları aşağıda izole idi. e'lerden gelen ve o sırada c'de okuyan bi çocukla tanıştım o sıralarda, chuck. gitaristti ve en önemlisi kaliteli metal müzik dinliyordu tam benim kafadandı. neyse bunla kanımız hemen ısındı bff olduk takılıyoruz falan derken bianda onu gördüm karşı sınıfın kapısında; şıpırtı. ona bu adı(şıpırtı) 2 hafta sonra chuck'a anlatırken takacaktım oraya da geleceğiz. neyse bu kızı gördüm... 1.70 boy, kapkara gözler, doğal ve gamzesiz bir gülüş, küçük dişler ve minik bir burun... o an aşk mı dersiniz cinsel çekim mi dersiniz ben gözlerimi bu kızdan alamadım. baktım afalladım. çaktırmadan ortak arkadaşlarımıza soruyordum nası bi kızdır falan sessiz mantıklı bi kızdır, soğuk espriler yapar sıcak kanlıdır falan diyodu hepsi. geçen günler boyunca sürekli bu kıza bakıyodum, o görmüyodu tabi ama hayvan gibi bakıyodum. onunla tanışmamız sanki imkansızdı; arkadaşları, ailesi, dersleri hepsi yerliyerindeydi. bana ihtiyacı yoktu sanki. hiç bi ortak aktivitemiz, aynı anda bulunduğumuz mekan yoktu. dedim ya; tanışmamız imkansızdı.
    ···
  17. 18.
    0
    üşüyorum beyler klimanın kumandasını bulup geliyorum
    ···
  18. 19.
    +1
    neyse 1-2 ay böle geçti, o beni tanımıyodu bile. bu benim çok ağırıma gidiyodu; onun için sıradan, önemsiz biri olmak. bir günaydını bile esirgerdi benden. ama onu suçlayamam. lise birde yaptıklarımın yarısını duyduysa sadece amı zütü ve memesi için onla konuşmak isteyeceğimi sanırdı. neyse 2 ay kadar geçince 29 ekim günü geldi, okulda bi saat falan bi tören, 2 de dersten sonra yarım gün usülü evlere dağıldık. eve vardığım gibi direk bilgisayarın başına koştum, o zaman ekşi yeni çıkmıştı; megadeth'le ilgili 1-2 başlık açtım msn falan takıldım. he bu arada bu şıpırtının msn'ini eklemiştim; kabul etmişti, online'dı. hemen yardırdım geçenlerde olan sınav nasıldı naber falan diye. ama kız soğuktu, buz gibiydi. ümidime demir yumruk gibi inen bu gün belki de ona birdaha asla açılamamama neden olacak derin bi yara bırakmıştı. bu acıya dayanamayıp durumu chuck'a anlattım. bin dedi sen aşık olmuşsun. yok ne aşkı yaşımız kaç başımız kaç... konuştuk uzun uzun iki bira, 30 kadar da midye eşliğinde, güzelbahçe balık halinin yanındaki kayalıkta, günbatımına karşı. tam evlere dağılcaz dedim eğer bu kızla ilgili insan içinde konuşmamıza gerek kalırsa bi isim takalım. mantıklı dedi bir iki insan ismi saydı, o sırada birama deniz suyu bulaştığını farkettim. şişenin dibi göz hizama gelecek şekilde kaldırdım. bi damla düştü şişenin dibinden; yerdeki su birikintisine düşüp olağanüstü bi "şıp" sesi çıkardı. chuck hala isim saydırırken ben bi anda bağırdım sessizliği yırtarcasına... şıpırtı!
    ···
  19. 20.
    +1
    okuyan var mı lan itibar peşinde değilim merak ettim samimice dert yanabilceğim biri var mı
    ···