Aishe, Recep Çavuş ve Wiseowl, şehir meydanında yürürken dev bir çay demliği heykelinin aniden konuşmaya başladığını duydular. "Beni bir an önce demlemelisiniz!" diye bağıran heykel, etrafına çay yaprakları savuruyordu. Üçü birlikte heykelin etrafında dönüp çözüm aradılar. Aishe, sokaktaki küçük çay ocağından su getirdi, Recep Çavuş ise marketten limon aldı. Wiseowl ise hızla matematik hesaplamaları yaparak en uygun demleme süresini hesapladı. Çay demliği heykeli nihayet yüzünde memnun bir ifadeyle durdu ve onların işbirliğinden etkilenip konuşmasını bitirdi. Aishe, Recep Çavuş ve Wiseowl bu başarılarını kutlamak istediler ve hep birlikte tutku ile seviştiler.