/i/Tespit

  1. 1.
    +2
    benim nazarımda ciddi merak konusu. az çok bilirsiniz, bu siyaset ve tartışma programlarını evde en çok babalar izler. anneler gün içinde evlilik ve yemek programlarını izlerken akşam gelip çatınca dizi izlemeye koyulurlar. erkek çocuklar maç izleyip coşkunluğuna coşkunluk katarken kız çocuklar muhtemelen çizgi film türü şeyler izliyordur. içlerinde bana en ilginç geleni kesinlikle siyaset programları. abi hararetli hararetli tartışmalar, akıl yürütmeye dayalı beyin fırtınaları, çok bilinmeyenli siyaset denklemleri, sol ve sağ arasında vardiyalı gidip gelen ne idüğü belirsiz partiler, yeni yeni karakterler... sürekli (haklı olarak) şikâyet edilen konular ve bir türlü bitmek tükenmek bilmeyen ülke sorunları... insanın izlerken yirminci dakikadan sonra içi bayılır da kapatır kanalı, açar şöyle almanya ligi orta sıra takımlarının maçını izler. ya da ne bileyim, kanal d'deki taksi temalı gece filmlerini izler de ortamdaki komediye güler.

    ben olsam böyle yapardım yani, 7/24 siyaset izlemek olur şey değil hocam. varılan bir yer yok bir kere. yürüyüş bandında delicesine koşuyormuşsun gibi düşün. koştuktan sonra izmir'den afyon'a gidebiliyor musun? gidemiyorsun. sadece kilo verip yorulup pestil oluyorsun. işte siyaset konuşmak da aynı. kelli felli adamlar aynı ortamda bulunup kafa patlatır da patlatır, patlatır da patlatır. sen de bunu koltuğunda bazen çay, bazen de bira-fıstık eşliğinde sabahtan geceye kadar izlersin. bir defa sade vatandaşsın sen. olayların içine dahil değilsin. haricisin sen. onlarca, yüzlerce, binlerce hatta milyonlarca hariciden biri... e ne izliyorsun be adam, değiyor mu kendini harap ettiğine? ya bir insanın gece herkes yattıktan sonra onca şey arasında merak ettiği şey kemal kılıçdaroğlu'nun israil-filistin savaşında ne tutum takınacağı olabilir mi? ben olsam derim ki bana ne lan gecesinin ikisinde? ne yaparlarsa yapsınlar. ne bileyim film izlerim, maç tekrarı izlerim, telefona dalarım. hiçbir şey yoksa uyurum ama siyaset programlarına bakmak aklımın ucundan geçmez. garip...

    bu programların şu anki reytingleriyle babalar izlemezken alacağı reyting arasındaki farkı çok merak ediyorum. ben baba olmanın genetiğine direkt kodlanmış bir siyaset programı izleme güdüsü olduğundan şüpheleniyorum. yoksa şöyle boylu boyunca düşününce bir insanın hür iradesiyle (bkz: teke tek), (bkz: gündem özel) gibi programları ve (bkz: can ataklı), (bkz: irfan değirmenci), (bkz: nevşin mengü) gibi kişileri izlemesi pek mümkün görünmüyor. ancak karakterine kodlanacak ki izleyebilesin.

    buradan bütün babalara ve kendini baba hissedenlere sesleniyorum. etmeyin kendinize bu eziyeti, yapmayın * sizi dinleyecek olsalardı çoktan yapmışlardı bunu. kendinize daha eğlenceli, daha keyifli etkinlikler bulun ve o yolda ilerleyin. göreceksiniz ki siyaset çukurundan yukarı tırmandıkça kendinizi bulacaksınız. bırakın reytingleri düşsün, bırakın yok olsunlar! olan size olmasın sevgili babalar, olan size olmasın. tespiti de bitirdiğimize göre bize müsaade, ortalık kalsın sade *
    ···