Çanakkale Şavaşı'nda tek bir kurşun dahi atmadan dağılan 77. alayın tamamı Kürt ve Araplardan oluşuyordu. Savaştan kaçan bu Kürt ve Arap askerler cephe gerisinde Türk Ordusu'nu uğraştırmış, erzak ve mühimmat konvoylarını yağmalayarak düşmandan daha fazla zararlar vermiş ve savaş dolayısıyla haklarında infaz kararı çıkarılmış ve yakalanan firariler derhal infaz edilmiştir.
Yine bir başka; Kürt ve Arap askerlerden oluşan 72. alay ise çatışmaların en çetin olduğu Conkbayırı’nda, kanatlarını korumakla görevli olduğu 57. alayı yüzüstü bırakmış, silahlarını dahi düşmana bırakarak etrafa dağılmış ve hatta esir düşmüşlerdir.
Şefik Aker Paşa anılarında bu şerefsizlik ve kahpelikten bahsetmektedir.
Dumlupınar Savaşı'ndan sonra Yunanlılar'ın geri çekilmesini sağlayan ve izmir'e giren ilk Türk süvarilerin başındaki komutan olan Orgeneral Fahrettin Altay Arıburnu Muharebe Raporları'nı, Mustafa Kemal Atatürk'e sunarken bu alayların Kürt ve Araplardan olduğunu bizzat bildirmiştir. Mustafa Kemal Atatürk buna çok öfkelenerek karşı çıkmış ama zamanın çok dar ve kısıtlı olduğundan, bunların kısa da olsa her türlü eğitime tabii tutulmasına ve arkalarında bunları gözetleyici ufak bir birliğin de oluşturulmasına karar vermiştir.
inanmayan arkadaşlar bu bilgileri Türkiye Büyük Millet Meclisi arşivlerinde ve Genelkurmay'ın askeri arşivlerinde de bulabilirler ve bu bilgiler raporlarla sabittir.
Kaynak isteyen andalar için;
Emekli Albay Şefik Aker, 'Çanakkale-Arıburnu Savaşları ve 27.Alay', Çanakkale Hatıraları, Arma Yayınları, istanbul, Kasım 2001 (ilk baskı: Askeri Mecmua dergisi, sayı:40, 1935) Daha sonra
Fahrettin Altay'ın Çanakkale hatıraları adlı notları,
Yine sonra Arıburnu Muharebeleri Raporu..
Hatta en iyisi Genelkurmay ve TBMM arşivlerinden de ulaşabilirsiniz. Dilekçe yazarak bile ulaşabilirsiniz ama gidip bizzat okumanızı tavsiye ederim. (Tabii ki şansınız da olmalı)
Alıntı : yalçın kambur
• Dipçe: Görseldeki kişi, Şefik Aker Paşa'dır.