herşey kırmızı ışıkta başladı

neyse işte kafaya koydum herşeyi söyliyecem. akşam oldu bi cafede oturduk. ben direk aykut'u tanıyo musun ? dedim. (internet cafesi olan bin). bu dondu kaldı 'evet' dedi. çıktını mı ? dedim. 'evet' dedi. peki beraber oldunuz mu hiç dedim. 'nasıl yani' dedi. bende kızgın bi şekilde 'yattınız mı işte' diye sordum. 'aykut mu dedi ? dedi. evet dedim mahalleden arkadaşım oluyo. aranızdaki herşeyi anlattı bana dedim. esra durdu şöyle ağlayacak gibi gülümsedi ;

siz erkekler ne kadar şerefsizsiniz lan dedi. ne kadar kolay karalıyosunuz kızları ! bu kadar basit di mi ? el ele bile tutuşmadığım biri arkamdan öyle anlattı he ? tamda seni sevmeye başlamıştım derken gözlerinden yaş gelmeye başladı. ben dondum kaldım. yatmadınız mı yani? diye sordum. ne sandın beni ? huur mu ? yazıklar olsun sana be. bana sormadan, anlamadan dinlemeden başkasından duy inan. helal olsun sana diyerek ayağa kalktı bi dahada sakın beni arama diyerek ağlaya ağlaya cafeyi terketti.