bir futbolcunun hayat öyküsü

beyler öncelikle en başından başlamak istiyorum hayatımın en başından. anlatmak istiyorum bunları çünkü bu aralar çok sıkıntılardayım. sıkılabilirsiniz bizene bunlardan huurnun sıçtığı diyebilirsiniz. saygı duyun lütfen.
aslında herşey ne zaman başladı bende bilmiyorum.
yani 4-5 yaşlarındayken yazın memleketteki büyük toprak arazide 11-12 yaşlarındaki kuzenlerimle maç yaptığımı hatırlıyorum.
onlar oturduğumuz mahallenin amatör takımında oynuyorlardı.
benide büyük olasılıkla onlar alıştırdılar futbola.
hergün güneş battıktan sonra araziye iner futbol oynardık.(sadece yaz aylarında)
4-5 yaşlarındaki çocuğa ne kadar top atılır sizce büyüklerin oynadığı maçta? hiç.
bende topun olduğu yerlere gidiyordum top gelsinde alayım gideyim diye. ordan oraya koşardım.
ferdi abi tuttu çekti kenara "sen golcüsün ileri git benim attığım topları ayağında fazla tutma hemen şut çek" derdi.
top geldğinde ben topu kontrol edene kadar alıyolardı ayağımdan topu *
klagib taktiğimiz vardı ferdi abi iyi top sürerdi zaten kulüptede sol bekti.
ferdi abi kanattan topu getirirdi bende kalenin önünde dururdum bana pas verirdi ve boş kaleye gol atardım *
bazen onlara özenir kanatta top isterdim bağıra çağıra atarlardı napsınlar amk fenalık işte *
büyük bir hırsla alırdım ama tak diye alırlardı ayağımdan. her yaz böyleydik beyler.
sonra okula başladım. sessiz bir çocuktum. vur ensesine al ekmeğini.
annem girer yanımda otururdu sınıfta okula adapte olmam çok zor oldu. bunun sebebi yzın kuzenlerimleyim. kışın yine kuzenlerimleyim
aynı apartmanda oturuyoruz. aile apartmanı yani hiç yabancı yok. yabancı gördüğümüz mü var amk.
mahalleye çıkmazdım. çıkmayada gerek yoktu bence kuzenlerimle gayet mutluydum ama okul başlayınca öyle olmadı tabi.
gördüm ebemin dıbını insanlarla konuşmayı bilmiyorum amk. arkadaşım yok sınıfta.