lucid dreaming

yapıyorum.

en fazla aklımda kalanları

1) rüyamda boş bir ambar, gar, eski fabrika tarzı bir binaya bir ceset gömüyorduk, tanımadığım bir adamla. büyük ihtimalle adamı biz öldürmüştük. benim elimde kürek, onun elinde kazma vardı. biz sakince cesedi gömeceğimiz yeri kazarken ölü adamın hissettiğim kadarıyla kardeşi ya da bir yakını olsa gerek, yanında bir elemanla içeri daldı. işte burda rüyada olduğumun farkına vardım. biraz kaçmaya çalıştık. adamlar bizi kovalarken sürekli hangi duvarın ardına saklanacağımı hesap ettim ve istediğim yere saklandım.

olayı şu; ne yaparsanız yapın rüyanın senaryosundan dışarı çıkamıyorsunuz. misal benim rüyamda o adam beni bulacaksa istediğim yere saklanayım yine buluyor. kendi bilincinizden kaçamazsınız. peşinizde ne varsa o sizi gelir bulur ya da sıkılıp uyanırsınız atlatmak diye bir olay yok. ben sıkılıp bıraktım.

2) sık sık kıyamet koptuğunu görürüm. yine böyle bir rüyada, gökdelenlerle dolu bir caddede yürüyorum. etrafta takım elbise giymiş kadın ve adamlar var. binalar hariç etrafımdaki çoğu şeyi detaylıca hatırlıyorum. kadınların çoğunluğu füme renk takım elbise giyiyorlardı.(etekli) adamlarsa siyah, gri takım elbiseler(düz) ve eski fötr şapkalardan takıyorlardı(çoğunluğu) bazı ağaçları hatırlıyorum. hani kamerayla ağacın yapraklarını çekerler, merceğe güneş ışığı vurur ya, rüyanın giriş işte öyleydi.* biraz yürüdükten sonra güneşte bir patlama oldu. insanların gökyüzüne bakışlarını hatırlıyorum. derken koşuşturma başladı, etrafa alevler saçılmaya başladı işte burda koşarken rüyada olduğumun farkına vardım. koştuğum yer ankara ulustaki merkez bankası binasının orasıydı. binayı bilenler vardır. duvarlardan birinin kenarına saklandım ve alevlerden kurtuldum. sonra bir kapıdan içeri girdim ve karşıma arkadaşlarım çıktı. oturduk bildiğin adamlar sigara falan içtik. adamlar telaş içindeydi tabi burda onlar telaş içinde olduğundan kontrolü kaybettim ve rüya sonlandı.

genelde uyanmaya yakın ya da ilk uyuduğunuzda gördüğünüz rüyaları kontrol edebiliyorsunuz.