yalnız kalınca öğrenilenler

bikaç gün sonra...

değişen tek şey takvim yaprakları ama o kadar dalgınsındır ki takvim kullanmadığını bile farketmezsin. ilk cümlede, takvimden bahsederken bu yanılgıyı farkettim aq ama silemeyince bağlamaya çalıştım.
eve gelirken otobüs durağında kızın biriyle karşılaştım. daha doğrusu o benimle karşılaştı, yıllar geçti, eski iş arkadaşınla karşılaşıyosun, çok dalgınsın ve onun adı "kızın biri" oluyo. vefasızlığımı gibiim.
yavaş yavaş bana yaklaştı, saati sorcak falan sandım. unutmuşum kızın şeklini şemalini lan.
hal hatır soruldu, numaralar alındı, kız ayrı bi otobüsle gitti, ben ayrı bi otobüsle gittim.
bikaç kere telde konuştuk, görüşmek istedi. görüştük.
seviyodum ben bunu, hiçbişey değişmemiş 7 yıl oldu.
biraz daha mature olmuş ama taş gibi hatun.
o anlattı ben dinledim, ben anlatcak gibi oldum çok konuşuyodu baskın çıktı o anlattı yine ben dinledim. sonra niye bişey demiyosun sıkıldın mı dedi, hayır dedim. tam lan kaderde sıkıntı görmek de varmış bu sefer işler yoluna giriyo aq diyodum ki telefonu çaldı. aşkısı arıyomuş, kalkması lazımmış. beni niye çağırdın dedim, nasıl olduğumu merak etmiş. sen de gibtir git dıbına koduum.

özet: bi dalgada iki vurgun yemez bu gemi. yese de kaldıramaz.