1. 501.
    +4
    bazıları bu bolumde yaptıgımı serefsizlik olarak yorumlayabilir ama eger bekirin hayatı ile kendi hayatım arasında secim yapmam gerekiyorsa tabiki kendiminkini secerim

    arka kapıdan koşa koşa çıktık. bekire boş çantayı verdim, "al bu arabayı kaç" dedim. arabayı aldı kaçacakken "sen?" diyince "benim yapacak işlerim var" dedim. bendeki çantanın içinde yüzbinlerce lira vardı. o arabayı alıp çıktı, bense yaya olarak elimde çantayla kaçıp ilk taksiyi çevirdim. kulagımdaki kulaklıktan "sağa" falan gibi bikaç ses geldi "nereye gidiyorsun huur cocugu" falan diye bagırmaya başladı ses. ben ise çoktan zeynebin evine varmıstım. kapıyı tekmelercesine çaldım, uykulu vaziyette açtı kapıyı, "hadi açıklayacak zaman yok tehlikedesin" dedim. ne oldugunu anlayamamıştı ama direk beni takip etti, taksiye atladık. kulagımdaki kulaklıkta tedarikçi çıldırmış küfürler savuruyordu.

    zeynep ve bir çanta dolusu parayla sefalet içinde yaşadığım bu şehre veda ediyordum.

    --- the end ---

    edit: anlayamayanlar için açıklama

    arabada gps vardı. arabadaki gps sayesinde tedarikçi arabayı takip ettiriyordu. ama arabada bekir oldugu için aslında bekiri takip ettigini bilmiyordu. ben de taksiyle mekandan kaçmıştım.
    ···
   tümünü göster