sözlüğün orjinal adamı ve rusya hayatı

O şekilde kendi işlerimle uğraşırken aradan iki hafta geçti, ne katya ile ne vedat ile muhabbetim olmadı. iki hafta sonra vedatla aynı evde kalan bi eleman var, o beni aradı, sesi endişeli olunca ben de endişelendim tabi
-buraya gelsen iyi olur, vedata bi şeyler oldu, kendini doğramaya başladı!
-ne diyonuz siz ne doğraması?
-her yerini kesmiş, kanlar içinde banyoda bulduk
-ne?! Tamam hemen geliyorum
Anında bi taksiye atlayıp vedatın kaldığı eve gittim. Vardığım zaman gördüğüm manzara pek de hoşuma gitti diyemem. Vedat her iki kollarını omuzdan itibaren eline kadar her yerinden derin bi şekilde kesmiş, falçata atmış, göğsüne geçmiş ama heralde tam başaramadan müdahale etmişler. Ben gidene kadar en azından kan akışını durdurmuşlardı. Kolları uzun ve derin kırmızı çiziklerden görünmez haldeydi. Bi koltukta yere doğru gözleri boş bi şekilde bakıyodu. Sanki bişey görmüyodu. Yanına usulca yanaştım, diğerlerine siz çıkın beni odada yalnız bırakın dedim
-vedat?
-….
-vedat, beni duyuyo musun?
Bişey söylemek ister gibi dudaklarını yaladı, yutkundu, nefes aldı sonra yeniden sakinleşti
-vedat, niye yaptın bunları?
Sonunda yavaş da olsa konuşmaya başlamıştı, en azından akli dengesinin yerinde olduğunu teyit etmek gerekiyodu. Uslu bi çocuk gibi sakince şunları söyledi:
-biliyo musun, hiç acı hissetmiyorum. Ama neden hissetmiyorum bilmiyorum.
-peki neden acı hissetmek istedin ki?
-çünkü kalbimdeki acıyı bastırmak istedim
-kalbindeki acının sebebini söyler misin vedat?
-orosbu!
-efendim?
-kaltak fahişe!
-noluyo vedat sakin ol, hiddetlenme
-adi orosbu, senin yedi ceddini gibiyim, orosbuuuuu!
Bi anda vedat ayağa kalkıp duvarlara yumruk atmaya, yerleri dövmeye felan başladı. Ben omuzlarından tutup zorla bastırıp oturtmaya çalıştım ama adam hem kalıplı hem de gözü dönmüş faydası olmadı. En son zorla da olsa bi şekilde yerine oturtup bekle dedim, sana bi bardak su getiriyim. Kalkarken bileğimden tuttu, gerek yok dedi, otur anlatıyım sana