nasıl aldatıldığımı anlatıyorum gelin

Çıktım, geldim kapıya. ilerde ki karımın kapısına. Sevgilimin kapısına.O özlemle geldim. Bıraktım kucağımdakileri. Sırf gece onunla uyur kirlenmesin diye yere koyamadım ayıyı.Zar zor çıkardım cebimde ki anahtarı ve sessizce açmaya çalıştım kapıyı. Yinede duydu. Bağırdı içerden, Anne sen mi geldin ? Gel seni yeni sevgilimle tanıştırıcam diye. Dedim köpek aldı herhalde, salak sevgilim benim. Girdim salona cidden köpekmiş.Ama mustafa köpeği. Kaldım... Sadece kaldım. Onların şokları ve benim,o elimde kilerle mal oluş şokum. Kaldık öyle. Yine geçti her şey gözümün önünden 1 saniyelik film gibi. Onun için odamın duvarlarıyla uğraşırken ki halim,onu sevişim. Nefesim şuan ki gibi daraldı beyler. Elimdekiler düştü. Halim bitti bir an.O şaşkınlığıyla 'Erhan' diye seslendi bana. Mustafa ise o hala yüzünde izleri olan haliyle hiç görmediğim kadar şok bir şekilde kaldı. Pardon dedim... Yanlış geldim herhalde.Ben sevgilimin. Evlenme teklifi edeceğim kişinin evine girecektim. Tabi durmadım. Anlık bir sinir patlamasıyla döndüm ve mustafanın yüzünü parçalamaya başladım.Ne kum torbasına böyle yumruk attım hayatımda ne duvara ne birine. Kafası resmen yerden zıpladı şerefsizin. Salonda oturmuş duruyolardı gördüğüm oydu sadece. Ebru her ne kadar dur desede cevap bile vermedim ve sonunda ebruyu yere fırlatıp şarap şişesini cama vurup, gibtirip gittim.2 gün boyunca eve uğramadım bile.Ne aradım onları ne sordum.He şimdi mustafa ne durumda mı ? 2 hafta hastane de yattı.Şuan yüzü değişmiş durumda geziyor. inanın yüzüne bakmazsınız görseniz. Bana noldu ? Benimde kalbim kırıldı. Belki de ömür boyu hastane de yatıcak ama yapacak bir şey yok. Sigara paketim, odam da ki o bana göre kahpeliği temsil eden duvar kağıdım ve bilgisayarım ile baş başayım. Okuduğunuz için sağolun beyler.