yaşadığımız aşk acılarını anlatıyoruz

yurtdışında yüksek lisans öğrencisi iken notlarımı ve tecrübelerimden oluşturduğum karizmamı gibip attı bir kaç ayda. Nasıl etkiledi ise bünyeyi kendisinden bir türlü kopamadım ve her pisliğinde peşinden koştum köpek gibi. Hediyelerimi klozete atıp sifonu çekmesi, kendisine tecavuz ettiğimi iddia edip polise gitmesinin yanında hiç bir şeydi. 6 saat jail-time yaptım tak yere - iki biraya zütürebileceğim onca güzel kız durur iken. Bu pgiboloji ile de dersten kitaptan uzaklaşıp yükseklisansı yaktım ve aldığım burs benliğimi nimelercesine zütüme girdi. ilk dönemde en yüksek not ortalamasına sahip 3. kişi iken hocaların yüzüne bakmak istemediği taktan bir öğrenci oldum. Kısaca akademik hayat bana gibtirini çekti.

ha söylemeyi unuttum... daha iki ay önce ayrıldım kendisinden. tek pişmanlığım ise bunu daha önce yap(a)mayışımdır.

şimdi soruyorum sizlere... değer mi lan?

ana fikir: alayı yansın kızların, su veren itfaiyenin hortumunu gibeyim.

edit: burada anlattıklarım gerçektir beyler. aklıma geldi sinirlendim yine.