1. 1951.
    +1
    dün gece hikayenin başına oturdum. bitirdiğimde sabah 9 olmuştu. bir çok yerinde kendimi gördüm. yaptıklarım, kafamdan geçenler, yapmak istediklerim...

    kesinlikle sözlükte beni en çok etkileyen hikayeydi. tema olarak kullandığın müzikler çok güzeldi. hikayenin en az 4-5 yerinde gözlerim doldu.

    2 defa tema olarak pixies- where is my mind vermişsin. oralarda ayrıca bi duygulandım. üslubun, betimlemelerin , hikaye esnasında verdiğin hazırcevaplar

    adeta fevkaladenin fevkindeydi. çok fazla güldüm. çok fazla üzüldüm. hikayeye flashback aynı zamanda flashforward ekleyip olay örgüsünü bozmamak her

    yiğidin harcı değildir. sen hem olayları çok güzel bağladın hem de bir geçmişten bir gelecekten attığın partlarla heyecanı doruğa ulaştırdın. geçmişte

    mutlu bir adamken ileri sardığımızda bütün o kaybedenlik duygusunu iliklerimize kadar hissettirdin. kült filmlere yaptığın göndermelerden tut, sokaktaki

    bir manzarayı van gogh ya da dali tablolarındaki yakından bakmadıkça görülmeyen detaylara benzetişin çok başarılıydı. şu hikayeyi okuyan herkes eminim

    bahar geldiğinde adalara gidip argus'u görme fikrine kapılmıştır. birkaç yerdeki ezel göndermeleri beni bitirdi zaten. bir de fon olarak ihaneti koymuşsun

    ismail abi sattığında. konu olarak da ezele benzettiğim için ayrı bi sevdim hikayeni. senden yaşça büyük birkaç kişinin seni alıp yetiştirmesi , öğüt vermesi,

    bir nevi dayı yeğen ilişkisi oluşması aranızda... toprakla nasıl bittiğini çözemedim sadece. yani o muallak ne zaman sana o fotoları attı ve o aradaki geçen süre

    toprakla ne kadar birlikteydiniz keşke oralara da değinseydin. hikaye efsane ama. tek solukta okudum mekanlar da tanıdık olduğundan ayrı güzel geldi. beyaz lale

    kırmızı gül göndermesi müthişti. kesinlikle değdi okuduğuma. o geçen 5-6 saatte daha faydalı hiçbir şey yapamazdım. farklı hayatları gördük tanıdık sayende.

    inşallah hayatta her şey istediğin gibi gider kardeşim. sağlıcakla kal.
    ···
   tümünü göster