1. 1.
    0
    hayatımın hiç bir kısmında mutlu olamayacağımı hissediyorum lan. bunun sebebi belli başlı şeyler değil. insanlardaki yüzsüklükleri, en sevdiğim kişilerin bile ne kadar dandik duygular yüzünden nasıl değişebildiklerini görünce, sanki hep yalnız kalacakmışım gibi geliyor. bu yalnızlık, arkadaş, eş, aile sahibi olamama gibi bir yalnızlık değil beyler. kafamın içinde bu yalnızlık. tam içinde. düşüncelerimle yapa yalnızım. ne zaman bir kızı sevsem, ondan hoşlansam, bunu ona söyleyipte 'neden onun da hayatını benimkisi gibi dandikleştireyim ki' diye düşünüyorum hep. aşk kavrdıbını acaba aşık olduğum bir kızla yaşayabilecek miyim?

    şu hayatta en sevmediğim insan babam. bu zamana kadar hiç bir şekilde ağzımdan 'babam' lafı çıkmamıştı. hep 'baba'ydı. buraya bunu yazarken ilk kez bu kelimeyi kafamda canlandırdım. ne kadar da yapay. doğduğumdan beri hiç konuşmuyorum bababamla. o ada aynı şekil benimle. sessiz bir adam. fazlasıyla sessiz. hiçbir şey gibinde olmaz. sadece çalışır. öz kardeşinin düğünü olsa gitmez. gitse bile kimseye gözükmeden bir yerlere oturur. ben de çok sessizim. arkadaş ortamındayken bile, en samimi arkadaşlarımlayken bile hep konuşmak zorunda olduğumu hissediyorum. hiçbir şey samimi gelmiyor bana. her şey zorunluluktan ibaret sanki.

    dünyadaki en sevmediğim insana benziyorum lan galiba, acaba o adam da mı hayattan zevk alamadığı için bu derecede hiçbir şeyi giblemiyor?
    ···
   tümünü göster