1. 1.
    +2
    iki yıl kadar öncesiydi. haziran ayı gelmiş üniversitenin ilk yılı bitmişti. marmara üniversitesi hukuk bölümünün ilk senesini hiçbir dersten kalmadan bitirmenin gururunu yaşıyordum. babamdan tatil için izmir ‘e teyzemlerin yanına gitme izni aldım. zaten teyzem ve oğlu samet abi ile kızı nilgün abla beni uzun zamandır çağırıyorlardı. uçakla sabiha gökçen havalimanından hareket ettim ve izmir’e kırk beş dakika sonra ulaştım. samet abi beni fiat palyosuyla bekliyordu. beni görür görmez –ooo berk baya büyümüşsün görmeyeli falan dedi. arabaya bindik ve evlerine ulaşıncaya kadar karı kız muhabbeti yaptık. nilgün abla teyzem beni oldukça sıcak bir şekilde karşıladılar. annen nasıl baban nasıl gibi fasıllar geçildi. yemek yedim ve yattım. sabah olunca anca uyandım kafam baya şişmişti uçak yolcuğundan dolayı. o günde pazardı ve samet abi işe gitmiyordu. nilgün ablanın da üniversitesi bitmişti. kendisi 22 yaşındaydı ve tarih öğretmenliği üçüncü sınıfta okuyordu. benden 3 yaş büyüktü yani. kahvaltı yaptık biraz çevrede dolandık ve eve döndük. samet abiyi işten aradılar ve evden çıktı. bizde nilgün ablayla film izlemeye karar verdik. film de 2012 idi hiç unutmam. filmin yarısına doğru nilgün ablaya bir mesaj geldi ve arkadaşlar beni çağırıyorlar berk her zaman takıldığımız bir bar var oraya gideceğiz istersen sende gel senide kızlarla tanıştırırım dedi ve güldü. ben böyle bir fırsatı kaçırır mıyım? hemen hazırlandık ve çıktık. yalnız nilgün abla oldukça mini bir etek giymişti ve inanılmaz bir makyaj yapmıştı. sarı saçları ve kahverengi gözleriyle adeta bakarak boşaltabilecek bir güzellikti. tabii ki teyzemin kızı olduğu için biraz rahatsız oldum ve eniştemin arabasıyla bara giderken imalı bir şekilde uyardım. izmir teyzemleri de asimile etmiş olacak ki –amaann berk sen de yapma bari dedi ve kahkaha koyuverdi. ben de babası karışmıyorsa ben napayım diye düşündüm ve boş verdim. mekânın kapısına gelince teyzemin kızı arabayı park etti ve bizi bekleyen kızların yanına gittik. üç kız vardı ve nilgün abla beni onlarla tanıştırdı. kızlar nilgün ablanın sınıf arkadaşlarıydı. gizem, gamze ve yasemin’di isimleri. gizem kumral, yeşil gözlü ve taş gibi bir hatundu. bacakları pürüzsüzdü ve nilgün ablanınkinden bile mini bir etek giymişti. gamze ciksi değildi ama koyu göz makyajı mistik bir çekicilik yaratıyordu. yasemin ise adeta grubun çirkin ördek yavrusuydu. ama giydiği kısacık kot şort onu da bir nebze olsun ciksi kılmıştı. kısacası dört süper taş kızla beraber mekâna daldım. ilk önce müthiş bir gürültü karşıladı bizi. burası bar falan değil baya baya diskoydu. kızlar barmene gittiler ve votka istediler ben de bira istedim ve içkiler eşliğinde kopmaya başladık. ben hedefi seçmiştim. bluzundan siyah dantelli sutyeni belli olan kısa siyah mini etekli gizem idi hedefim. bu arada karşıdan bizim kızları süzen iki dallama bizim yanımıza geldi ve kuzenimle gamze’ye asılmaya başladılar. kuzenim benim bir göz hareketimle yerine geçti ama gamzeyle yasemin dünden razıydı. bizim gruba katıldı çocuklar ve içmeye başladık. bir üç beş derken zil zurna sarhoş olduk. hareketli bir müzik başladı ve dansa başladık. artık eş dağılımı yapılmıştı. ben gizemi, çocuklardan yakışıklı olanı ( sanırım adı mert’ti.) gamzeyi ve diğer çocukta yasemin’i aldı. nilgün abla ise benden utandığı için bara dayanıp bizi izlemekle yetindi. ben dansa başladıktan beş dakika sonra gizem’e yanaşmaya başladım. kafamı omzuna dayadım ve boynuna öpücükler kondurdum. daha sonra dudağına tutku dolu ve yavaş bir öpücük attım. gizem bana hiç karşı çıkmadı ve çıplak bacağını okşamaya elimi etek altına atmaya başladım. gizem beni bir kez daha öptü ve kulağıma beni takip et diye fısıldayıp kırıtarak ilerlemeye başladı. peşinden gittim. kızlar tuvaletinin önüne gelmiştik beni içeri çekti bir kabine daldık ve deli gibi öpüşmeye başladık. kız kırk yıllı fahişe gibi eğildi kızla kemerimi açıp gibimi çıkardı ve yalamaya başladı. beş dakika sonra yüzüne patladım, menilerimi yuttu ve nilgünler anlamasın diyip toparlandı. beraberce çıktık ve dana döndük. çocuklarda işi ilerletmişti. bir baktık. gamze ve mert french kiss yapıyor. bizi görünce onlarda toparlandı ve eve dönme kararı aldık. biz tam arabaya binecekken gizem yanıma geldi ve yarın devam ederiz ben nilgün’den numaranı alıp seni ararım dedi. gece eve varıp kafamı yastığa koyar koymaz uyudum. hayatımın ilk ve muhteşem gibişinin yarın olacağını bilmiyordum.

    ertesi gün uyandığımda başım acayip ağrıyordu. nilgün ablanın odasına gittim belki ağrı kesici vardır diye. bu arada eniştem ve teyzem işe gitmişti samet abinin nerde olduğunu ise bilmiyordum. odasına girdiğimde nilgün abla yatağa serilmiş ince yorganı aşağı atmış yatıyordu. sadece külotla yatmıştı çünkü haziran ayının ortalarıydı ve hava çok sıcaktı. bir dakika gözümü alamadım ondan ama sonra kuzenime baktığım için utançla kapıyı kapatıp çıktım. tam mutfağa yönelecektim ki nilgün abla içerden – mert günaydın dedi. nilgün abla odaya girdiğimi fark etmişti. utançtan kıpkırmızı oldum ve kapıyı açıp günaydın abla ağrı kesici var mı diye soracaktım dedim. nilgün abla kafasını yastığa gömmüş yattığı yerden bilgisayar dolabının çekmecesinde var dedi. çekmeceyi bir açtım aman allahım ne göreyim bir kutu ağrı kesici ve onun hemen yanında yarısı kullanılmış prezervatif kutusu vardı. suratım iyiden iyiye pancara döndü ve ben elimde ağrı kesici kutusu mutfağa yöneldim. ilacı içtim, bir şeyler atıştırdım ve artık kendimi daha iyi hissediyordum. o sırada telefonum çaldı ve gizem kapıda olduğunu söyledi. hemen gittim kapısı açtım ve gizemle içeri girdik. gizem hemen üstüme atıldı beni öpmeye başladı ama ben şişt nilgün abla içerde diye onu uyardım. nilgün ablanın kapısına gittik ve dinlemeye başladık. anlaşılan nilgün abla tekrar uykuya dalmıştı çünkü horultuları duyuluyordu. gizem tekrar öpmeye başladı beni ve benim kaldığım odaya doğru ilerledik bana da nasıl olduysa büyük bir cesaret gelmişti. gizemi soydum ve yatağa yatırıp yalamaya, emmeye başladım. tam girecektim ki prezervatifimizin olmadığı aklıma geldi. hemen kalktım ve parmak uçlarımın üzerinde yürüyerek nilgün ablanın odasına girdim. nilgün abla hala uyuyordu. kutudan üç prezervatif çekip yavaşça odama döndüm. gizem adeta bir huur gibiydi. oldukça tecrübeliydi ve gerçekten müthiş bir fiziği vardı. ilk giriş çıkıştan sonra bakire olmadığını anladım. deli gibi gidip geliyordum artık. bilirsiniz beyler boşalma anında insan kendini kaybeder ben de bir an kendimi tutamadım ve küçük bir çığlık attım. gizem de oldukça gürültülü bir şekilde inildiyordu. artık nilgün ablayı falan unutmuştuk. tam kukusundan çıkardım ağzına verdim malafatı ki kapı açıldı. nilgün abla gözlerini ovuşturarak altında mavi külotuyla ve üstünde siyah sutyeniyle oda kapısında duruyordu. gizem ve ben hemen toparlanmaya çalıştık ama durum çok kötüydü. yandın olum berk dedim içimden. ama korktuğum gibi olmadı. nilgün abla küçük bir kahkaha attı ve ben mutfaktayım gençler işiniz bitince gelin çay koyucam kahvaltı yaparız dedi. gizem de ben de rahat bir soluk aldık. tabi devam edemedik ve üstümüzü giyip içeri gittik. meğer nilgün abla başından beri uyanıkmış da numara yapıyormuş bizi basmak için güldük ettik ve dağıldık. o tatilin sonuna kadar iki hafta boyunca gizem’i becerdim beyler. işte izmir bizim gibi tokat’ın tutucu bir köyünden gelen sülaleyi böyle bir hale getirmiş. kuzenimin mezhebini gemi gibi yapmış.
    Tümünü Göster
    ···
   tümünü göster