1. 126.
    -1
    Tekrar toparlanıp evin salonuna geçtik. Tarık kıçının altına bir minder koyup bağdaş kurdu. bir bardak çay getirdi nilay tarık a verdi. Herkes ihtiyaçlarını zütünün çevresine konuşlandırıyordu. Küllükler çaylar sigaralar atıştırmalıklar vs.

    Tarık herkesin yerleşmesini bekleyip boğazını temizlemişti ki serhat atladı hemen:

    "Kitap sayesinde başka gizler öğrendi demiştin en son!"

    Tarık - oha amk. Nasıl bir hafızan var kirve?

    Mustafa - hakkaten yuh amk. Geçen yazı hatırlıyon mu lan hala?

    Gülüşmeler.

    Tarık - ( gayet ciddi bir yüz ifadesiyle) neyse. imam bunu zor yollardan öğrenmiş tabi. Malum, cehalet. Her definle yeniden musallat oluyormuş kadın. imam bunun bir cin olmadığını düşünmeye başlamış.

    Acı olansa köy yaşamı boyunca tanıdığı, bildiği, sevip saydığı nicelerini gömmek zorunda kalmış. Ve her tanıdık yüz sürekli kadına dönüyormuş.

    Bir süre sonra kendisini iyice soyutlamış köylüden. Hatta son zamanlara doğru esvabıyla bile araya mesafe koymaya başlamış.
    ···
   tümünü göster