1. 276.
    +2 -1
    esin: gidelim mi ? içim daraldı, biraz denizin orada yürüsek, orada devam etsem...

    ben: tabiki, gidelim...

    esinle sahilin oraya gittik. kimse yoktu sahilde, sadece ben ve esin vardık... saçları rüzgarda uçuşuyordu... sonra koşarak benden uzaklaştı, biraz ilerledikten sonra bana seslendi :

    esin: barışşş denize taş atalım mı ? ne güzeeeelll dalgalar diymi ?

    ben: (istemsizce tebessüm ederek) atalım...

    yanına gittim.

    esin: bak ben ne zaman deniz kenarına gitsem, denize taş atarım. her taş hayatımda yaşadığım kötü anılardan bir tanesidir. o kadar uzağa atmak isterim ki...

    (ağlamamak için zor tuttum amk kendimi, gözlerine bakınca hala içinde bir fırtına vardı... ama onun fırtınası çoğu meltemden daha hafifti.)

    ben: esin !!!

    esin: evet dinliyorum.

    ben: ben sana aşık oldum.
    ···
   tümünü göster