bana böyle tipler kendi kafasızlığından dolayı kaybediyormuş gibi geliyor hep nedense.
su dağıtma işinden çıkmışsın mesela bak.
sana kendimden örnek vereyim.
ingiltere'de yüksek lisanstayım. çok şükür maddi durumumuz iyi.
ama ben burada bir restoranda gece mesaisi yapıyorum.
gece 11 sabah 6 arası leş gibi bir iş yapıyorum.
sabahın köründe dükkan kapanınca bulaşıkları ben yıkıyorum.
karşılığında aldığım para neredeyse hiç.
ama yine de çalışıyorum.
kimi zaman elim kesiliyor, kimi zaman kolum yanıyor.
ama "ay oram acıdı, vay uf oldum" demiyorum hiçbir zaman.
hayat şartlarından, şundan bundan yakınacağınıza biraz da kendinize bakın.
annemden kalan paradan 2 lira artarsa iddaa yapıyorum demişsin.
senin ben beynini gibeyim.
1700 lira kart borcun var. maddi durumun müsait değilse kart senin neyine?
ihtiyacın varsa su da dağıtırsın, tuvalet de temizlersin.
o işleri yapanlar insan değil mi dıbına koyim?
ben türkiye'de bmw bıraktım da geldim lan buraya.
leş gibi bir restoranda leş gibi çalışıyorum.
hiç de sızlanmıyorum.
internet üzerinden iş başvurusu yapmakla olmaz o işler. sende çalışmaya züt olsa gider o işi sokaklarda arar, bulursun.
prestige içmekten ciğeri solmuş beyefendinin.
ulan sigara senin neyine?
herkes hakettiğini yaşıyor şu dıbına kodumun dünyasında.
sen şimdi bu dediklerime kızacaksın, söveceksin. ne tak yersen ye. bu kafayla dediklerimi anlayamazsın zaten.
birazcık rahatı kaçınca mızmızlanan tiplerden nefret ediyorum.
hepimizde beyin var. azıcık çalıştırın şunu.