Trafik cezaları bildiğiniz gibi denetim işinden çıkıp piyasa işine döndü. Belirlenen hız sınırını mesela %30 oranda geçerseniz size ülkedeki asgari ücretin nerdeyse yarısı kadar ceza gelebiliyor. Caydırıcılık mı soygunculuk mu esas, onu size bırakarak devam ediyorum. Madem bu hız radarı ve kırmızı ışık denetimini bizim aklımız başımıza gelsin ve kurallara uyarak sürüş yapalım diye koymuşlarsa şöyle bir sistem oturtulsa daha anlamlı olmaz mı; Malum bu cezalar ödeniyor kaçışı yok. Üstüne ehliyetine 100 üzerinden ceza puanı veriliyor ve bu ceza puanı 100'e ulaşınca bir de ehliyetin alınıp başka bir yola sürükleniyorsun. Madem bu cezalar caydırma ve düzene sokma amaçlı yapılıyor, sürücüye diyelim ki 1 senelik süreç tanıyıp, 1 sene içinde ceza puanı 100'e ulaşmamışsa sene içerisinde sürücünün yatırdığı cezaların topldıbının belli bir miktarı (%75 mesela) geri iade edilse bu da sürücünün ödülü olur. Bakın bakalım sistem düzeliyor mu düzelmiyor mu? Bir yandan da soygun pardon caydırıcı cezalara son veriliyor. Orası işlerine gelirse tabi.
Özet: Hep alan mı olacan, biraz da ver amcık hoşafı devlet. Hakkımızı ver fazlasını istemiyoz.