/i/Başıma Geldi

Hayatta başınıza gelenlerden ibaret değil midir?
  1. 1.
    +8 -6
    Evet Bundan 2 sene önce gezi parkı olaylarının yaşandığı zamanlar haziran ayıydı. Hemen hemen harbiyenin yakınlarında bir cafede bir kız arkadaşımızın doğum gününü kutladıktan sonra otobüse bindim beyler. Bindiğim durakta fazla kişi yoktu toplasanız 7-8 kişi falan vardı otobüs ilerledikçe yolcu sayısıda artıyordu. Aşağıya doğru ilerliyorduk taksim meydanı kapalı olduğundan farklı bir yöne gittiğimizi hatırlıyorum. Çok geçmedi sonraki durakta inenlerden daha fazla insan bindi ön kapının yakınlarına toplanmıştı herkes şoför "arkaya doğru ilerleyin." dedi bende orta kapının oralardayım cama bakmak için sol tarafa geçtim herkes arkaya doğru ilerlemeye başladı, o esnada siyah saçlı kahküllü yeşil gözlü güzel bir bayanla göz göze geldik önümde durdu. Bir eliyle sarı tutunma yerlerine tutunuyor bir eliyle telefonla uğraşıyordu. Bir sonraki durakta inen nerdeyse olmadı binenlerle beraber iyice dolmuştu otobüs. Daha sonra Kabataş erkek lisenin oradayız inenler binenler derken otobüste adım atıcak yer yok cama bakıyorum evet doğru ama önümdeki kadının kalçaları çok dikkatimi çekti uzun soluklu bir ilişkiden yeni çıkmıştım 6 ay boyunca nerdeyse elini bile tutmadığım asosyal çekingen bir kızla beraber olmuştum. Otobüs ilerlerken ani bir firenle herkes bir iki adım ilerleyecek kadar ileri savruldu o anda daha önce bahsettiğim yeşil ve beyaz kare gömlekli, balık etli, dar mavi kotlu kadına bu daha ilk değişimdi. Nasıl olduğunu anlamadan kalçaları kasıklarımda ve gibimde hissettim. Allahım bu nasıl bir yumuşaklık dedim içimden gözlerim kapanmıştı o an ve dudağımı ısırdığımı çok iyi hatırlıyorum otobüsün savurması değildi gözlerimi kapatan aldığım zevkin verdiği mutluluk ve adrenalindi bu. Mavi kotumun altından gibimin kalktığı gördüm gibimin ucu mavi kotumdan belli oluyordu. Evet bu ilk fortlamam değildi bu kabul ediyorum öyle okulun kantininde bir iki kere yaptığım olmuştu ama inanın bu kadın bir başkaydı bir başka hissettirdi. Önce utandım ipek gibi saçlarına arkadan baktım hala telefonla oynuyordu. Bana söylenen ailemin öğrettiği verdiği değerleri çiğneyemezdim yapmayacaktım içimden söylediğim şey Kızarmama neden oldu inanın bunları yazarken şuan bile utancımdan kızarıyorum ortalama üniversite öğrencisi olduğunu tahmin ettiğim bir kıza bunu yapmak bana göre değildi ama ne yaparsınız işte akacak kan damarda durmuyor söylediğim herşeyi bir iki saniyede unuttum öylece bir düşündükten sonra yapacaktım ve yaptım da...
    Öncelikle tıklım tıklım olan otobüste çok küçük sayılacak 1-2 adım attım. Bana kimsenin bakmadığından emin olmak için öylece etrafıma baktım kimsecikler bakmıyordu emindim önce yavaşça dokundum gibimin ucu o popunun çatalına değiyordu istemsizce dudaklarımı ısırken otobüsün ilerlemesi bana onu dahada yaklaştırdı. iyice değiyordum artık içimde patlayan ateşi burdan anlatamam sizlere mutluk o an başka birşeydi benim için, zevk ve arzu ele geçirmişti beni. Böylesi iğrenç bir duruma böyle betimlemeler yapmam beni şuan çok perişan ve kötü hissettirsede ben daha böylesini hiç yaşamamıştım biraz daha böyle devam ettikten sonra kadın gene aynı küçük adımlarla bir iki adım ileri gitti. Burda bırakamazdım devam ettim bende yaklaştım iyice tekrar aynı şekilde kadına yaslandıktan sonra pantolonunumun ıslandığını gördüm biraz tedirgin biraz fark edileceği korkusuyla hayasızca devam ettim beyler. işte o anda kendi kendime sordum ya fark ederse ya dönüp çığlık atarsa beni nelerin beklediğini düşündüm ama sinek konsa hisseden vücut dürtülünce nasıl tepki vermez diye düşündüm. Düşünüyordum ki ani bir hareketle fren yaptı otobüs. Beşiktaş barboros meydanına gelen otobüste herkes geriye yaslanmıştı kadının sırtı göğüsümdeydi, gibim nerdeyse içeri doğru girmişti ellerimle kolunu tuttum aptal gibi Camın yansımasından bana baktı o yem yeşil gözleriyle. Anlam veremedim zevkin verdiği halle olacak ki o da istiyor diye düşündüm neden şimdiye dek ses çıkarmasın ki öyle olsa muhakkak hissetmiştir diye düşündüm.

    Haziran ayı tabi olaylar en çetin geçtiği zamanlar içeri kalabalık bir grup girdi ki sormayın ellerinde meşaleler (içeride yakmadılar tabi ki) düdükler, tencere tava çığlık çığlığa bağırıyorlar "Her yer taksim her yer direniş!" Otobüstekiler heyecanlandı tabi daha önce otobüste olanlar da anlamsızca bağırıyordu. Bizim ki hala camdan dışarıya bakıyor bir elinde telefon duruyordu öyle içerdekiler biraz daha sıkıştı ki o küçük adımlarla 2 adım falan attı bende arkasından takibimi sürdürdüm. O iki adımı attığını hissedince kafasını biraz sola çevirdi bana bakarcasına ama ben devam ettim o ses çıkarmıyordu. inönü stadının oraya geldiğimizde boşaldığımı fark ettim beyler bu kadar sıcak ve nemli olduğundan tahmin edebiliyordum eve gidince anladım bende zaten otobüsün o duraktan ayrılmasıyla hareketlenen otobüste tekrar yapıştık birbirimize. Bu sefer rahatsız olduğunu anlamıştım. Ve sona yaklaşırken...

    Evet, beyler burası kırılma noktası çünkü bir insanın hayatı boyunca en çok utandığı andır bu an en çok pişman olduğu günlerce rüyasına giren iğrenç bir 8 dakikadır yazının bu kısmı. Saate bakmıştım o an o iğrenç işi yaparken saat 14:42 idi MSÜ'nin önüne geldiğimde artık kendimden geçmiş halde buldum kendimi 10-15 dk önce kendi ailesine verdiği sözleri unutan nasihatlerini hiçe atan kötü birisi olmuştum ben işim cılkını çıkarmıştım o anlada kabül ediyorum abazalıktandı 17 yaşında hiç ilişkiye girmemiştim. (yalnızca bir kaç kez öpüşmüştüm o kadar) artık iyice bastırdım o kadının kalçalarına iyice ittirdim kendimi bu bir forttan öteydi o an yaptığım, saçının arkasını sağ taraftan atmıştı sol tarafa boynuna doğru bir ahhğğ! Çektim ki bu büyük bir hataydı. O ahhğğ! Kuvvetli çıkmıştı yanımda ki solcu bıyığı olan komünist bile sola yani bana doğru baktı onunla göz göze kaldıktan sonra fazla ileri gittiğimi hissettim hemen kendimi geriye attım elindeki telefonu cebine soktu. Ben hayvan gibi kızarmıştım adeta işte o anda camın yansımasından bana baktı gene o yem yeşil gözleriyle ama o bakışlar bu sefer yapma anlamı taşımıyordu sanki o bakışlar yeter bakışlarıda değildi. Yaptığım şeyin acizliğini anlatan bir bakıştı o Tophanenin biraz gerisinde bir yerlerdeydik o sırada cebine soktuğu telefonuyla kapının açılmasını beklerken biraz kafasını sallamıştı olmamalıydı böyle diye aşağıya çok inen olmuştu yarıya boşalmıştı bile otobüs camdan o na baktım acaba şimdi ne olcak diye baktım işte öylece bakıyordum...
    Yolun karşısına geçti bir polis otosunun yanına gitti önce bir selam verdi ve konuşmaya başladı. işte o an yaklaşık 15-20 dk havada olan gibim adeta kamikaze yapmıştı kalbimin daha önce hiç öyle attığını hatırlamıyorum heyecandan kalbim fırlıyordu bir saniye bile hiç bir şey düşünemeyen bir beyne sahibiz ya işte ben o anlarda hiç bir şey düşünemiyordum ağlayacaklı oldum otobüsün ne zaman hareket edecek diye yiyordum kendimi ordan uzaklaşmak istedim kendimden orda yaptıklarımdan Birden üniformalı genç bir polis memuru arabadan indi ikisi konuşmaya başladılar ne yapacağımı şaşırmış bir halde otobüsten inmeyi düşündüm ama yok bu sefer yakalarlardı yapmadım saklansam diye düşündüm bulurlardı. Öylece kalakaldım ileri doğru bakıyordum bu arada hala inenler ve bineler vardı engelli iki adamın binmesi biraz geciktirmişti daha sonra ikinci üniformalı polis memuru inmişti onunlada konuşmaya birşeyler anlatmaya devam ediyordu o esnada otobüs hareketlenmeye başladı diyordum ki beni yıkan her şey o anda oldu üniformalı polislerden birisi bizim kadına bir silah verdi kadın arabanın torpidosuna soktu silahı ardından kadın polis telsiziyle konuşmaya başladı ki o an göz göze kaldık tamam, yalan söylemiyeceğim ağlamaya başladım kızardım ve çok utandım yaptığım her şeyden o yeşil gözlere bakarken ağlıyordum o ise yalnızca bana bakıp duruyordu işte...

    Şimdi düşünüyorumda beyler acaba kadın, hissettiğinde neden bana bağırmadı neden sağlam bir tokat parlatmadı yada tutuklamadı beni? Belki gezicilerden korktu o anda kimliğini öğrenmesinler diye yada onların binmesiyle ben çok şanslıydım bilemiyorum yada beni çocuk gördü belkide evliydi bir çocuğu vardı onu düşünerek yapmadı bunları hiç düşünmedim beyler bunları yaparken sadece kendimi düşündüm şimdi onu 2 sene sonra görmek için neler vermezdim varya beyler. Ayaklarına kapanıp ağlamayı özür dilemeyi o kadar çok isterdim ki ama ne yaparsınız işte şuan bunları yazarken ağlıyorum beyler işte kader umarım bir gün görebilirim her şey ama herşey için özür dileyeceğim o kadından her şey için...
    ···
   tümünü göster