/i/İnanç

İnanç
  1. 26.
    0
    Hz. Ali, Hz. Abdullah b. Mesud, Hz. Aişe gibi bazı sahabilerin elindeki Mushaflar, özellilik arz ediyordu. Daha Kur'an'ın vahyi tamamlanmadan, bu zatlar Allah'tan Hz. muhafazid'e gelen ayetleri kendilerine yazmaya başlamışlardı. Bu Mushaflar, onların kendilerine özel mushaflar olduğu için, ayetin manasını açıklayan bazı haşiye türü eklemeleri yazmakta bir sakınca görmemişlerdi.
    Örneğin, Abdullah b. Mesud'un mushafında meal olarak:

    "(Hac mevsiminde) "Rabbinizden rızk istemenizde bir günah yoktur." şeklinde yazılmıştı. Oysa parantez içindeki bilgi, onun Hz. Peygamber (a.s.m)'den öğrendiği ayetin bir açıklamasıdır.
    işte yedi lehçe telaffuz gibi sebeplerden dolayı -daha önce Hz. Ebu Bekir (ra) döneminde bir araya getirilen ve daha sonra Hz. Hafsa (ra)'nın yanında bulunan Kur'an sahifeleri esas alınarak dört veya yedi adet Mushaf nüshaları düzenlenmiştir.

    Ümmet içinde bu konuda birliği sağlamak maksadıyla, bazı kimselere özel Mushafları -sahabelerin onayıyla- yaktırmıştı.

    Ayrıca Zeyd de Hz. muhafazid'in vahiy katibiydi. Vahiy katipleri Hz. muhafazid'in söylediklerini hurma dallarına, taşlara yazıyordu. Ayrıca bunların üzerlerinde bunların sıralarına ait bilgiler de yer alıyordu. Ayrıca hafızaları gelişmiş olan Hafızlar Hz. muhafazid'in söylediklerini ezberlemekten öteye akıllarına yerleştiriyorlardı. Yanlış söyleyebilirler diye de 2 şahiti yanlarında getiriyorlardı.
    Böylece hak ile batıl da birbirinden ayrılıp Kur'an tam anlamıyla bir kitap haline getirildi. Tabi bununla ilgili bir sürü açıklamalar var. Neden mushafların yakıldığına dair birçok sebep de mevcut. Bunları internetten de öğrenebilirsin ama öğrenmeyi istemediğinden sadece bunları bir silah gibi kullanmayı düşünüyorsun.
    ···
   tümünü göster