fotolar icin sozveremem beyler ifsa olmak istemiyorm.. uygun ve sansurlu bi sekilde ayarlayabilirsem kafamda belirli panpalarım var onlara yollucam..

herneyse devam ediyoruzzz...

bi süre deniz kenarında hic konusmadan yürüdük.. en sonunda kabinlerin oraya geldik. yanyana 5 tane tahta kabin vardı millet zütünü basını frikik vermeden degistirebilsin diye.. bu tuttu beni gotürüyo kabine dogru.. dur napıyosun demeden girdik iceri sürgülü kapıyıda bi hısımla kapattı bu..

ben: tulin napıyoruz burada ??
tulin: sana kendimi affettirecegim sonra da bidaha kadere falan bakmayacaksın..

beyler bunu der demez dudaklarıma bi yapısması var.. anlatılmaz yasanır da iste anlatıyorumm.. bu arada benim kücük atarcan yine ozgürlük anıtı...

bi yandan da tahtaların arasından dısardan gecenleri dinliyip ses kasıyorumm...

son beyler bu benim sorttan iceri daldırdı elini ben hala sap gibi duruyorum dokunmadan..

tulin : nasıl kader nasıl yapıyordu ???
bende ses seda yok amkk dilim tutuldu... ardından indirdi sortumu ve onümde diz coktü..