/i/İnanç

İnanç
  1. 1.
    +1
    namazın nasıl kılınacağına kadar yazarsa bu kitap kaç sayfa ederdi bi düşün bakalım. Ayrıca sizin küfrettiniz muhafazid'in (s.av.) gönderilme sebebi bu zaten, ayrıntıya girilmeyen noktada insanları bilgilendirmek.
    ···
    1. 1.
      +3 -3
      adam hala muhafazid'in gönderildiğine inanıyor. olm muhafazid de sen ben gibi bir insan lan fakat bu adamın hayattaki en büyük başarısı edebi yönden böyle fukara bir kitap yazıp senin gibi milyonlarca insanı peşinden sürükleyebiliyor olması. adam kişisel tatmini için kitap yazmış amaç insanları bilgilendirmek falan değil yani.
      ···
    2. 2.
      +1 -1
      Kardeş sen cahil misin o sıradan dersliğin Hz. Muhammee hayatında hiç yalan söylememiş kitap okumadığı halde edebi yönden üstün bir kitap koymuş barış temsilcisi seçilmiş şu dönemdeki yazarlar bile kitap yazmak için kaç kitap okuyor ? Şiirler diyeceksin ama onlar bile bu edebiyata ulaşamaz . Ayrıca Kur'an'da birçok bilimsel bilgi var şimdiki dönemde yeni keşfettiğimiz bu sıradan birinin yazabileceği birşey değil sor edebiyatçılara hepsi de Kur'an'ın edebi bakımdan üstün olduğunu farketmiştir . Adam kişisel tatmin için mekkeliler tarafından işkence görmez müşriklerin ona duyduğu saygıyı yerle bir etmez günlerce aç kalmaz şehrinden sürgün olmaz bunu düşünen bir insan anlar ama inanmak isteniyorsan da inanmazsın .
      ···
    3. 3.
      +1 -2
      Biraz diğer kitaplardan biraz kendi uydurdukları ve biraz da işine gelen kendi isteklerini harmanlıyarak oluşturduğu şiir kitabı 1400 yıldır çok satanlar masasında insanlar böyle fantastik hikayelere bayılıyolar bende bi tane yazıcam eğer sizde yazmak istiyorsanız unutmayın ki baş rol oyuncusu hep tanrı sanılır ama gerçek ilgiyi ve başarıyı gösteren kişi her zaman yardımcı oyuncu sanılan peygamberlerdir onlar gerçekten iyi oyuncu ve senaristlerdir iyi birer yalancı olduklarınıda unutmamak gerekir
      ···
    4. 4.
      +3
      dostum ,Sen ölümü bile göze alarak bi yalanın peşinden bir ömür tüketir misin ha?Bu yalancı, şair dediğin adam henüz 8 yaşındayken hem yetimliği hem öksüzlüğü tattı.. Halkın gözünde güvenilir sıfatına layıkken, tıpkı sizin gibi o zamanlar da ona deli, meczup,şair, büyücü diyenler oldu. Sırf getirdiği yeni bir din diye,3 sene bir mahalleye tıkılıp açlığı, susuzluğu tattı. Taşlandı,evlatları öldürüldü, yurdundan sürüldü, başından deve işkembesi döküldü, yollarına dikenler serildi.Bak arkadaşım, elini vicdanına koy da düşün: BiR iNSAN SIRF BiR YALANIN UĞRUNA BÜTÜN BUNLARA KATLANIRMIYDI HA?... Düşün ,akıl karı değil bi'kere... muhafazid (s.a.v) yalandan bir kitap yazmış da eline ne geçmiş söylesene.63 senelik hayatında insanların sevgisinden başka ne elde etmiş? Sarayları mı olmuş, altınlar içinde mi yüzmüş, yediği önünde yemediği yediği arkasında bi hayat mı yaşamış? Hayır.Yattığı hurma yaprağından döşeğin izi yüzünde kalan, açlıktan karnına taş bağlayan bi insanın hala daha bi kitap yazarak KENDi ADINA ne gibi bi çıkarı olabileceğini tartışmaktan vazgeçin artık. vazgeçin...
      ···
    5. 5.
      0
      daglarda yasamak , olumu goze almak , ac kalmak falan filan dedin ya , bunlari pkk lilar da yapiyor kardesim , onlarin da buna katlanmasi akil kari degil , onlar da mi peygamber? onlarin nasil amaclari varsa peygamberin de var. ve olaylar senin anlattigin gibi de olmuyor amk. nerden cikariyorsun bunlari ? taslanmis da evlatlari oldurulmus de. zenginligi ilk karisindan olma ama diger ozellikleri peygamberlikten sonra kazaniyor. peki nedir bu ozellikler ? sayginlik , kadinlar , hizmetinde bir suru insan . simdiki sahte tarikat liderleriyle ayni seyler , tek fark daha zeki olmasi.
      ···
    6. 6.
      0
      işte arkadaşım senle beni ayıran nokta bu: sen onun bunca şeye saygınlık ve kadınlar için katlandığına inanıyorsn , bense dini tebliğ etmek.Sen onun kadınlarla gönül eğlendirmek için evlendiğine inanıyorsun bense onları sahiplenmek ve dini yayacak kişi sayısını arttırmak. Bundan seneler önce yaşamış bir kimsenin niyetini senin de benim de bilmemize imkan yok. Senin ona karşı olan tavrının sebebinin bana sorarsan mantıklı bi açıklaması yok, yalnızca ne zaman ki islam'a karşı olmuşsun o zaman da hiçbir kanıtın olmadan muhafazid (s.a.v) 'e karşı tavır almışsın. Onun ahlaksızlığına dair en ufak bi rivayet yokken; bugün Tolstoy, goethe , dostoyevski gibi müslüman olmadığı halde onun yüce ahlakını öven insanlar dolu.Ha diceksin ki; peki ya sen onun dürüstlüğünden nasıl bu kadar eminsin?Kur'an, buhari gibi sahih birçok muhaddislerden , ve hatta bana göre en önemli kanıtı olan şu durum :Bana sorarsan bir insan yalancı olsa peşinden milyonları sürükleyemez, böylesine büyük bir başarıya ulaşamazdı.Siz ateistlerin de dediği gibi o da senin benim gibi bi insan. Olduğu halde bugün bile etkisi devam eden bir yalan söyleyebileceğini... sanmıyorum. Uydurduğu kitaba bugün bilimin yeni yeni keşfettiği bulguları sokuşturabilecek kadar zeki olduğuna da sanmıyorum. Benden yana durum bu anlayacağın .
      ···
    7. 7.
      0
      rivâyete göre şöyle demiştir: ben altı yaşında bir kız iken nebî sallallahu aleyhi ve sellem beni akd ve nikâh eylemişti üç sene sonra biz medîneye hicret ettik. hâris ibn-i hazrec oğullarının menziline indik. müteâkıben ben, sıtmaya tutuldum. bu cihetle saçım döküldü. (hastalıktan kurtulduktan sonra) saçım gürleşti, uzayıp omuzlarıma döküldü. bir kere ben, arkadaşlarımla berâber salıncakta oynarken annem ümmü rumân bana doğru geldi ve beni çağırdı. ben de annemin yanına geldim. beni ne edeceğini bilmiyordum. annem elimi tuttu. tâ evin kapısı önün (e geldiğimizde ora) da beni durdurdu. ben de yorgunluktan kaba kaba soluyordum. nihâyet soluğum biraz yatıştı. sonra annem biraz su aldı. onunla yüzümü, başımı sıvazladı. sonra beni eve koydu. evde ensârdan birtakım kadınlar hazır bulunyordu bunlar bana – hayır ve bereket üzere geldin hayırlı kısmet getirdin diye alkışla dılar annem beni bu kadınlara teslîm etti bunlar da benim kılığımı kıyâfetimi düzlediler ve resûlullaha teslîm ettiler. beni hiçbir şey sıkmadı. ancak resûlullah sallallahu aleyhi ve sellemi habersiz görünce sıkıldım. (resûlullah bir sedir üzerine oturmuştu. yanında ensâr erkeklerinden, kadınlarından oturanlar vardı. beni resûlullah yanına oturttu). ensâr kadınları beni resûlullah`a takdîm ettiklerinde ben dokuz yaşında bir kızdım.
      buhari, e’s sahih, kitabu menakıbı’l-ensar/44; tecrid, hadis no:1553; müslim, e’s-sahih, kitabu’n-nikah/69, hadis no:1422

      resulullah (sav) yahudi ebu rafi'e, ensar'dan bir grup adam gönderip, başlarına da abdullah ibnu atik'i koydu. ebu rafi' resulullah (sav)'a eza veriyor ve aleyhinde çalışmalar yapıyordu. ebu rafi hicaz bölgesindeki kendine has bir kalede oturuyordu. kaleye yaklaştıkları zaman güneş batmıştı. halk artık sürüleriyle dönüyordu. abdullah arkadaşlarına: "siz burada oturun ve yerinizden ayrılmayın. ben gidip, kapıcılara biraz iltifat edip, içeri girme imkanı arayacağım" dedi ve ilerledi. kapıya kadar geldi. kazayı hacet yapıyormuş gibi elbisesini toparladı,i însanlar içeri girmişti. kapıcı seslendi. "ey allah'ın kulu, girmek istiyorsan gir. kapıyı kapatacağım (çabuk ol)!" dedi. ben de girdim ve (bir köşeye) gizlendim. halk tamamen girince kapıyı kapattı. sonra da anahtarları bir kazığa taktı. ben (müsait bir anda) kalkıp anahtarları alıp kapıyı açtım. ebu rafi evinde gece sohbeti yapıyordu. ve hususi bir köşkte idi. sohbet arkadaşları dağılınca, yanına çıktım. her bir kapıyı açıp girdikçe içeriden üzerime kapadım. "eğer halkın haberi olur da beni öldürmeye azmederlerse, ben ebu rafi'i öldürmeden ona ulaşamasınlar diye böyle yaptım. sonunda yanına kadar geldim. köşkün ortasında yer alan karanlık bir odadaydı. ancak, odanın neresinde olduğunu bilemiyordum. "ebu rafi'" diye seslendim. "kim o?" dedi. sese doğru yöneldim. heyecan içerisinde bir kılıç darbesi indirdim, ama boşa gitti. adam bir çığlık attı. hemen odadan çıktım. azıcık bekleyip tekrar girdim, [sesimi değiştirip, yardıma gelmiş gibi:] "o ses de ne? ey ebu rafı" dedim. "kahrolası, odada biri var az önce bana kılıç vurdu" dedi. (yerini iyice keşfetmiştim), bir darbe daha indirdim. yaraladım, fakat öldüremedim. sonra kılıcın ucunu karnına sapladım, sırtına kadar dayandı. öldürdüğümü anladım. geri dönüp, kapıları teker teker açmaya başladım. merdivene kadar geldim. ayağımı bastım. yere kadar ulaştığımı zannettim. ay ışığıyla aydınlık bir gecede düştüm. bacağım kırıldı. sarığımla sardım. sonra gidip kapının önüne oturdum. onu gerçekten öldürdüm mü, öğreninceye kadar bu gece kaleden dışarı çıkmayacağım" dedim. horozlar ötünce, surların üzerinden ölüm ilan edildi. ölüm habercisi: "hicaz ahalisinin tüccarı ebu rafi'in ölümünü duyuruyorum!" diye bağırıyordu. ben hemen arkadaşlarımın yanına gittim. "zafer!" dedim, allah ebu rafi'in canını aldı!" resulullah (sav)'a geldim, olup biteni anlattım. bana: "uzat ayağını!" buyurdular. ben de ayağımı uzattım. meshediverdi. sanki hiçbir şey olmamış gibi hiçbir rahatsızlık kalmadı.
      buhari, megazi, 16, cihad 155 hadis no : 4232 ravi: bera
      resulullah (sav), ebu rafi'e bir heyet gönderdi. abdullah ibnu atik, geceleyin evine girerek, onu uyurken öldürdü.
      buhari, megazi, 16, cihad 155 hadis no : 4231 ravi: bera

      rivayet yok demissin de oyle rivayetlker var ki , ben yine de belki dusunursun diye sana senin dedigin buhari hadisini aktariyorum.
      Tümünü Göster
      ···
    8. diğerleri 5
   tümünü göster