1. 376.
    +3
    Karamürsel Anadolu meslek lisesinde okuyordum sene 2003 son sınıftayız.Bir hocamız vardı ingiliççeci Abdurrahman hoca (ifşa değil)Çok kral adamdı. Bugün geldiğim yerler onun sayesinde.Her neyse bi gün böyle binliğim üstümde o hocaya da şaka yapmak için bütün okulun önünde rezil olmayı göze almak gerek ki ergenliğin verdiği cesaretle yedim o takı. Dişleri yeni yaptırmışgeldi canıda acıyor belli. Kalktım ben ( ki beni de severdi) hocam dişleriniz ahşap kaplamamı porselen mi diye sorum. Fakat sonra yapmamam gerektiğini anladım o an.Kepçeydim o zamanlar. Bin bi tuttu hacu kulağımdan koridora çıkardı. bütün sınıfları boşalttıbenide koridorda merdivene çıkardı herkes birşey diyeceğimi falan zannediyor. Kulağımdan yine tuttu -bağır ulan yine dedi aynı şeyi. Salak salak hocam diyebildim yüzüne. Bağır ulan dedi. Herifin dersinden kalmak demek sınıfta kalmak demek. Ulan oyle olmaz böyle olur diye başladım bağırmaya aponun dişleri ahşap kaplama üstüne lake boya attırmış diye. sonra gerçekten Müdürün odasında uyandım. Müdür akrabaydı.O anlattı akşam babama senin oğlanın ense köküne bi koydu bayıldı diye.LAn bide pederden yedik mi paparayı.. RAhmetli eski subay .Dağ gibi zaten 197 boy 125 kilo. Ertesi gün okula geldi babam. işte sıçtığım an dedim ama işedim işeyeceğim. Okuldan kaçsam babam arabanın sol aynasını zütüme sokar bana söyletir trafik durumunu..Çiçek yaptırmış tatlı almış hocaya bizaati kendi geldi özür diledi. isterseniz bırakın hiç mühim değil ama ben utandım yaptığından dedi. Hoca affettive hala konuşuyoruz. Buda böyle bi anımdır. RAhmetli babamıda yad ettik. Tüm ölmüşlerin ruhuna El-Fatiha...
    ···
   tümünü göster