1. 1.
    0
    Yıl 1999, sıcak bir ağustos gecesi, yıldızlar hiç olmadığı kadar net ve yakın, saat gece yarısını geçmiş, takvimden bir sayfa daha yırtmak gerekiyor artık, tarih şimdi ağustosun 17'si, bir çok insan yeni başlayacakları günün umuduyla yataklarında...

    Saat 03:02; 45 saniye boyunca ölüm kusuyor doğa insanoğluna, onbinlerce can umutla bekledikleri sabaha hiç bir zaman ulaşamayacaklar artık...

    Enkaz altında kalanlar kurtarılma umuduyla yukarıdakilere, yukardakiler de sevdiklerini kurtarabilmek umuduyla aşağıdakilere sesleniyorlar. Çığlıklar, feryatlar yürekleri dağlıyor, çıplak elleriyle aşmaya çalışıyor insanlar enkazları...

    Her geçen saniye azalıyor umutlar, sesler kısılıyor enkazların altında, bir süre sonra da duyulmaz oluyor hiç bir şey. O sırada kulaklarda yankılanan "Orada kimse var mı? Sesimi duyan var mı?" cümleleri bir umudu arıyor sadece, hayata tutunabilen bir umudu. Gölcük, Değirmendere, izmit, Yalova, Karamürsel, Sakarya, Adapazarı... ölümün ağırlığı çökmüş yüreklere, o acıları anlatabilecek kelime yok hiç bir dilde...

    Resmi rakamlara göre 18.373 kişi hayatını kaybetmişti, resmi olmayan sonuçlara göre ise kayıp bu sayının kat be kat üzerindeydi.

    Yıl 2015, bu acının üzerinden 16 yıl geçti, aradan geçen koskoca 16 yıl yaşanılan acıları unutturmadı, unutturamazdı da o günleri. Acıları unutamadık belki ama önlemde almadık. Deprem anında ve sonrasında yapılması gerekenlerle ilgili hala

    ciddi sıkıntılarımız var, eğitimleri doğru verilmiyor. Yapılan binaların kirişlerinde deprem görmeden bile çatlamalar meydana geliyor. Halk deprem sonrasında nerede toplanacağını bilmiyor, bununla ilgili bilgilendirilme yapılmıyor.

    Yıl 2015, Japonya da 9 şiddetinde ki depremde hiç bir can kaybı yaşanmıyorken, ilerleyen yıllarda yaşanacak istanbul depreminde can kaybının 6 haneli mi 7 haneli mi olacağı tartışılıyor, bakın yıl 2015.

    Belki mezarlarında isimleri yok çoğunun ama bir anıtları var isimlerinin geçtiği. Geçmişten ders çıkaramayan bizler isimsiz mezarlar, dikilecek anıtlar için birer adayız sadece...

    http://yazilmamiscumleler...m-sesimi-duyan-var-m.html

    17 Ağustos 1999 depremini Yalovada yaşayan biri olarak yazdım, duygularımı çok aktaramadım belki panpalar ama inanın kolay değildi dayanamadım daha çok detaya girmeye, Allah bir daha böyle acı yaşatmaz inşallah
    Tümünü Göster
    ···
   tümünü göster