Alkolün verdiği etkiyle olucak ki olanları düşünmeye vakit bulamadan tekrar sızıp kalmışım. Sabah uyandigimda ilk tirsarakta olsa Çağdaş in odasına gittim. Ama kapasi kapalıydı. Yavaşça aralayarak odasına göz attim çok şükür ki uyuyordu.
Hazır o uyuyorken Tolgayi uyandırıp olanları anlatmak vardı aklımda. Odasina girdiğimde yatağa oturmuş sigara içer halde buldum Tolgayi. Hayırdır demeye gelmeden günaydın kardesim gel otur şöyle dedi. Yanina oturdum.

-Gece çok acayip bir ruya gördüm o saatten sonra bir daha uyuyamadım
+ Hayrolsun kardesim anlat bakalim
-Gece uyanıp Cagdas in odasına gidiyorum(bunu dediği an beynimden kaynar sular döküldü beyler artık biseylerin bizimle ugrastigindan emindim.) Kapı hafif aralık ordan bir bakıyorum ki bu kediyi öldürdüğü yerde akmış kanları yaliyor tam o anda kafasini kaldırıp ustume doğru atliyordu ki uyandım
Dedi. Bunları duyduktan sonra söylemeyi düşündüklerimi söylemekten vazgeçtim zira Tolga çok paranoya bir çocuktu ve arabayı o kullanacakti. O ruh haliyle kaza yapması işten bile değildi. Dün çok içtik bide olaylar yasaninca kafanda kurmussun kardesim birşey olduğu yok gel kahvaltı edelim diyerek kaldırdım bunu atmamız donmemizle Cagdas la göz göze gelmemiz bir oldu. Günaydın beyler bende sizi uyandırmaya geliyordum dedi ama sesinde bi art niyet yalancılık yok gibiydi. Fazla takılmadan mutfaga gectik.