/i/Tespit

  1. 1.
    +4
    Yani gelişmekte olan ülke statüsünden gelişmiş ülke olmaya geçmek isteniyorsa MUTLAKA AMA MUTLAKA innovasyon ve yüksek teknoloji alanında teşvik ve girişim gerekli.
    Küresel Rekabete tekrar dönecek olursak daha önce belirtmiş olduğum rapordan bazı kesitler sunmak istiyorum. 569 sayfalık bu raporda Türkiye hakkında detaylı değerlendirmeler bulunmaktadır. Genç işsizliği, kayıt dışı ekonominin büyüklüğü, ve sosyal güvenliğin kısıtlı oluşu sosyal sürdürülebilirliğin önündeki engeller olarak sıralanmaktadır. Çevresel sürdürülebilirlik alanındaki sorunlar olarak da yüksek karbon emisyonları, tarım için yoğun su kullanımı, korunma altındaki alanların azlığı ve uluslararası anlaşmalara uyma konusundaki isteksizlik sıralanmaktadır. Bu sosyal ve çevresel sürdürülebilirlik sorunlarının ülkenin uzun vadeli rekabet gücünü azaltabileceği belirtilmektedir. Çalışmada Türk iş dünyasının önündeki en önemli 3 problem olarak vergi oranları, yetersiz eğitimli iş gücü, ve bürokrasi sıralanmaktadır. Burda özellikle yetersiz eğitimli iş gücü üstünde durmak isterim. Yukarıda belirtmiş olduğum üzere Mesleki eğitimler gelişmişlik ile paralel gözükmekte. Ülkemizde sadece belli başlı alanların önemsenmesi, mesleki eğitimlerin özensizliği ve önem verilmemesi kaliteli işci ihtiyacına balta vurmakta. Her işin kendi bilgisi dahilinde çalışanı olduğunu düşünürsek yeterli sayıda bilgili ve eğitimli iş gücü için Mesleki eğitimlere önem verilmeli ve teşvik edilmeli. Dedem hep “hamalın bile işi bileni lazım” derdi ben küçükken pek anlamazdım o zaman. Ama şimdi evlerimize gelen tesisatçıların “kalifiye, işin eğitimini almış” kişiler olmasını “doğal olarak” bekliyorsak bu konuda teşviğe de önem vermeliyiz.

    Bu kadar iç karartıcı bilgiden sonra bu rapordan sizlere güzel bir bilgi aktarmak istiyorum. Türkiye’nin 10 yıllık süreç içerisinde gelişimiyle 8-10 basamaklık bir tırmanış yapması beklenmekte. Üstelik inovasyondaki beklenen gelişim,iş dünyasındaki sorunların aşılması halinde Türkiyenin Küresel Rekabette 3.kategori olan “Gelişmiş Ülke” grubuna girmesi bile öngörülüyor. Bu beklentiye sebebiyet veren faktörler ise ağırlıklı olarak eğitimli genç nüfus potansiyeli,AR&GE yatırımları, jeopolitik,ulaşım imkanları,iş gücü ve banka güvenirliği.

    Genel bir değerlendirme Kişi başına düşen gelirde 190 ülke arasından 65. olan Türkiye’nin sıralamasını yüzdeye çevirirsek %66 buluruz. Yani Türkiye dünyadaki ülkelerin üçte ikisinden daha yüksek kişi başı gelire sahiptir. Bu rakamı diğer sıralamalardaki durumumuzu %66 ile kıyaslayabiliriz. Bu kıyaslamaya bakıldığında sadece Küresel Rekabette bu yüzdeye yakaladığımız görülmekte. Yani ülkemiz ekonomik zenginliği refaha çevirmede dünyanın gerisinde.

    SONUÇ OLARAK Tüm sıralamalar göz önünde bulundurulduğunda, Türkiye’nin gelişmekte olan bir ülke olduğu net bir şekilde ortaya çıkmakta (geri kalan başlıkları ve sıralamaları yazıya dahil etmedim -- barınma, mutluluk,çevre, siyaset,sağlık, güvenlik gibi --ama küçük bir araştırmayla ulaşabilirsiniz). Cumhuriyetin kuruluşundan bu yana --özellikle son 30 yılda-- çok yol aldığımız kesinlikle yadsınamaz. Fakat gelişmiş ve refah seviyesi yüksek bir ülke olmak için daha gitmemiz gereken yol uzun. Bu uzun yolda hedefleri iyi seçer ve atılımlarımızı doğru yaparsak uzun yolu kısaya çevirmiş oluruz. Ülkesini seven insanların olumlu yerlere odaklanıp sevinmek yerine olumsuzluklar üzerinde yoğunlaşıp bunları nasıl aşacağını düşünmesi lazım. Zira sorunları bırakıp kendiliğinden çözülmesini bekleyemezsiniz.

    Çok büyük bir ülkeyiz, nüfusumuz genç, hayallerimiz var, daha iyi standartlar istiyoruz. Ama bunlar için hedeflerimiz de olmalı. Hep birlikte çok çalışmamız gerekiyor (diyeceksinizki verilere göre zaten çok çalışıyoruz.Bu çalışma öyle çalışma değil, ekgiblikleri giderme ve hakedileni alma çabası). Örneğin bu işe EĞiTiM ve PLANLAMA ile başlayabiliriz. Doğru atılım ve hedeflerle bu sıralamalarda üst basamaklara çıkmamız kaçınılmaz. Biz bunu hakeden bir milletiz. Siyasi ve taraflı hesaplaşmaları bir kenara bırakıp gerçeklere bakarak yanlışların üzerine gidip doğruları muhafaza ederek herkesi mutlu edebilecek seviyelere gelebiliriz
    Tümünü Göster
    ···
   tümünü göster