/i/Devlet

  1. 1.
    +2
    5 yıl içinde sykes picot gibi McMahon Antlaşması da ardından El Akir deklerasyonu paramparça olacak.

    böylece sınırları cetvelle çizilen ortadoğu her yerin savaş alanı olduğu bir yere dönüşecek ki bu durum bir zamanlar anlaşmamak üzere anlaşan araplar için daha büyük mezhep ve kabile savaşları geliyor demek.

    bizi ilgilendirmez ya pis araplar çöl bedevileri kum yesin sidik içsin amk arapları diye geçiştiremeyiz.

    şunu hiçbir zaman unutmayın. ortadoğu'nun tek parça olması arap milliyetçiliğinin temel isteklerindendir. buna ister halifelik, ister baas öncülük etsin, kaide değişmez. bunun için baş olma mücadelesi verdikleri gibi birleştirici olma mücadelesi de verecekler. saddam hüseyin'in dış siyaseti tamamen bu iki kaide üzerine kurulmuştu.

    işin bizi ilgilendiren kısmı da Hatay.

    suriye araplarından öğrendiğimiz gibi Hatay ilimiz her zaman bu birleşme hayalinin üstündeki süstür. Araplar genel olarak Liwa iskenderun dedikleri Hatay'ın Türklerin elinde olmasını da hiçbir zaman hazmedemediler.

    onlar gibi bizler de biliyoruz ki; 1916'da dahi statüsü serbest liman bölgesi olarak belirlenen ingiliz ve fransız arasında dahi paylaşılamayan Hatay olmadan kuracakları birlik bir işe yaramayacak.

    Özellikle Irak ve Suriye için burası önemli bir liman. Çünkü Irak ve Suriye kuzeyini akdenize bağlayabilmenin en kestirme yolu Hatay'dan geçiyor.

    bölücübaşı apo'nun pkk'ya 2 yıl evvel verdiği mesajda Belen'e kadar ilerleyin demesini de Hatay üzerinde söz sahibi olma gayesi içerdiğini düşünüyorum. üstüne üstlük yıllardır pkk'nın suriye üzerinden amanoslara geçip varlık göstermeye çalıştığını biliyoruz. diğer sol örgütlerin de suriye istihbaratı ve pkk arasında denge kurarak buralarda bir varlık göstermeye çalışacakları da malum.

    ne yazık ki siyasiler açılım, başkanlık sistemi, anayasa ile boğuşup bir de üstüne suriye savaşında yanlış pozison alınca Hatay daha da açık tehdit haline geldiği uzmanlar tarafından söyleniyordu ki çok geçmeden Reyhanlı saldırısı gerçekleşti.
    Savaş boyunca mültecilerin güzergahı olan Hatay, geçtiğimiz günlerde düşen rus uçağı ve ardından yaşanan kriz neticesinde bugün il sınırı boyunca karşılıklı top atışlarının yapıldığı bir yer oldu.

    bir yanında afrin'de varlığını sürdüren pkk, bir yanında da zamanında kurucu liderlerinin ülkeden temizlendiği thkp-c acilciler (dhkp-c ile karıştırmayın) adlı iki tehdit ve bunların arkasındaki güçler varken bizim yapabileceğimiz en doğru şey şuydu; Türkmenlerden yana olarak müstemleke dahi olsa Lazkiye kuzeyinden Aziz'e kadar bir hakimiyet alanı oluşturabilmek, o alanı da cerablus'a bağlayabilmek.

    ama olmadı.

    şimdilerde son haddine dayanmış bir varoluş mücadelesi vermeye çalışan Türkmenler vasıtası ile Türkiye'nin fazla yapacağı bir şey yokken Cerablus, Münbiç, Al Bab, Dabık ve Savran'ı elinde tutan Işid'in eli bölgede herkese karşı hala güçlü. özellikle Halep güneyinde Itriyah ve Khannassir'de ışid Suriye ordusu'na karşı başarılı olabilirse, Halep savaşı'nın seyri de değişecek.

    Oysa ki misak-ı milli içinde yer alan Halep vilayetine dair doğru bir strateji izlemiş olsaydık, güney sınırımız boyunca terörist tehditleri tahmin etmek yerine güneye genişleyen sınırların içinde neler yaplabileceğimizin hayallerini kuracaktık.

    sınır genişletmek illa tankların askerlerin ilerlemesi anldıbına gelmemeli. önümüzde bir Türkmeneli örneği ve Kıbrıs gerçeği var.
    ve Hatay yine burada bir kez daha önemini ortaya koyacaktı.
    bu durumda Hatay’a dair kısaca şunu söyleyebiliriz.

    Hatay! Bizim Ortadoğu Nasibimiz.
    ···
   tümünü göster