Bindim bigiblete kuzen arkada ben önde yavaş yavaş gidiyoruz, bir yandan biraz önce ki olayı konuşuyoruz. Kuzen dedi ki bu aralar köyde ki hayvanlar sürekli kaçırılıyor ama kimse hırsızın kim olduğunu yakalayamadı, garip olansa bir hayvan kaçırıldıktan sonra diğerleri sürekli huysuzlanıp yerinde durmuyor köpekler kediler bilimum ne kadar hayvan varsa deliriyor zapdedemiyoruz dedi. Bana hafiften bir korku geldi gecenin karanlığı ile birlikte uzaktan bir kurt ulusması geldi iyice bir kötü oldum. o arada bizim köyün girişine geldik. Bizim köyde yaşayan fazla insan yok bir köyün imamı birde muhtar olur genelde herkes şehire göç etti buğdaylarıda işçiler kaldırıp sahiplerine teslim eder. Köyün girişinde hemen bir cami var yanında imamın evi, imamın evinden ışık mışık yok bir selam verelim dedik ne olur ne olmaz uyuyordur diye çaldık kapıyı herif penceredeki tül hafif aralandı kapıyı açtı imam, ne yapıyorsunuz burada gece vakti kafayımı yediniz zaten ortalık karışık diye söylenirken bir yandanda sırt çantasını falan takmış kapıyı kapattı. Dedi ben gidiyorum ne jandarmayı arayabildim ne başkasını dedi birisi köylerin telefon kablolarını kesmiş diyince benim aklıma diğer köyün telefon kablolarının kesildiği geldi. Zaten normal cep telefonları çekmiyor doğru düzgün bir sokak lambaları yanıyor sanırım o da başka yere bağlıydı derken onlarda bir anda söndü gitti, zaten bizim köyde 3 tane sokak lambası var yok. Her yer zifiri karanlık benim telefonun sarj yüzde 40larda. Dedi ben gidiyorum dedi birisi benle gelsin yardım getirelim. Benim kuzen bi bana bakıyor bir imama. dedim giberim senin şaftını beni burda tek mi bırakıcaksın, ben dururum dedi bu. ulan ciğer mi yedin gibik dedim. imam emmi sen git dedi biz kuzenle burda dururuz dedi. iyi dedi bekleyin beni buralardan kaybolmayın dedi bastı gaza gitti.