hayal kırıklığı

hayal kırıklığının asıl anldıbını bilmiyorum ama yaşadıklarımla tarif etmeye çalışacağım. sınavların bittiğinde eve gideceğin için heycanlısındır, sonunda arkadaşınla birlikte memlekete varırsın otogarda arkadaşının ailesi ordadır. arkadaşın annesine sımsıkı sarılır, sen de "eve gidince ben de sarılacağım nasıysa" dersin. sonra eve bi gelirsin annen çekip gitmiş, niye gitti diye soramazsın bile 28 yılın cevabıdır bu gidiş. sonra bir köşede babaanneni görürsün eskiden torununu sırtından indirmeyen kadının şimdi altına yaptığını farkedersin o kadar kirlidir ki onu hemen banyoya sokarsın bi güzel yıkarsın ama çok zayıfladığını görürsün. sonra canından çok sevdiğin teyzenden bir telefon gelir "sizinkiler boşanıyormuş sanırım benim eski maddi gücüm yok annene bakamam" nasıl ya dersin annem onun için canını verir evi var arabası var bekar, nasıl yani dersin. olanları sadece bir arkadaşına anlstırsın ve anlattığın günden bu yana seni bir kez olsun aramaz, oysa sen onun her kötü anında, sevgilisinden ayrıldığında tüm zırıltısını çeken kişisindir. işte tüm bunlar "hayal kırıklığı"olsa gerek panpalarım..