/i/Dertleşme

Derdini anlatmayan derman bulamaz..
  1. 1.
    +18 -1
    10 sene oldu bugün işte. Sabahlara kadar içerdim 2 sene önce olsa. Artık unutuyorum beyler, en çok da bundan utanıyorum ya zaten. Sene 2006 14 yaşında bir ergenin tekiyim,bir de sevgilim var, adı Öykü. Aşığım kıza, bitiyorum onun için. Böyle yeşil gözleri var beni benden alıyor. Beyaz tenli, kumral saçlı, minicik bir kız.

    ilk defa okulda tanıştık, benim sınıfımdaydı. Sonradan gelmişti, okula. işte kendini falan tanıttı. Çaprazıma,en yakın arkadaşım Özgür'ün yanına oturdu. ilk defa hiç tanımadığım bir kızı kıskandım beyler. Dersi ona bakarak geçirdim. Tenefüs olduğu gibi hemen çocukluktan beri arkadaşım olan Ezgiye Öykü yanında otursun dedim. O da zaten hiç neden sormadan "iyi sorarım" dedi.

    Gün boyunca onu izledim, yeşil gözlerini, omuzlarına düşen saçlarını. Minicik elleri vardı. Sesi sanki insanın ruhuna işler gibiydi. Zaten çok güzel de şarkı söylerdi.

    Eve gidip, gizlice içtiğim sigaramı yatağımın altından çıkarıp bir dal yaktıktan sonra, bilgisayardan müzik dinlemeye başladım. Bu kıza sevdiğimi söylemem gerekliydi.

    Aradan 3 gün geçti. Özgür ile takılırken ona çıkma teklifi edeceğini söyledi. Beynimden vurulmuşa döndüm beyler. Size yemin ediyorum, o sıralar kardeşim dediğim çocuğu elime bıçak verseler orada öldürürdüm. Dondum kaldım. "Olum ne oldu lan yoksa sen mi seviyorsun" dedi. Lafı dolandırmaya çalışıyordum ama anlamıştı. "iyi aga ben ayarlarım sana o kızı sen rahat ol" dedi.

    Aradan 2 ay kadar geçti. Yılbaşına girilecekti. Ama hediyeleri yılbaşından 2 gün önce veriyorduk. Özgür kendisine çıkan Öykü isimli kağıdı bana vermiş- ben de ona altı ona yazdığım şiirlerle dolu olan kalpli bir kutuya,bir sürü çikolata koydum. Çikolatayı çok severdi. O gün kutuyu verdikten sonra, sakın açma çıkışta parka gel bir süprizim var dedim. 1 ders önceden okuldan kaçıp bir buket çiçek aldım o günkü harçlığım ile. O parka geldiğinde çantama koydum ve biraz kalabalığın azalmasını bekledikten sonra hazırladığım sözleri içimden tekrarlamaya başladım. Daha sonra ise onu uzaktan gördüm, geldiğinde o kadar heyecanlanmıştım ki sözlerin hepsini bir anda unuttum. Biraz oturduk. Sonra çantamdan çiçeği çıkarıp, "seni seviyorum" dedim. "Biraz düşünmem lazım" dedi. O anki şaşkınlık ile gülerek "iyi de daha teklif etmedim ki" dedim. Güldük. Ayağa kalktım. "Yarın görüşür müyüz peki "diye sordum. "Sana mesaj atarım" dedi.

    Eve gittim, yarını beklemek çok zordu. Elime bir kitap aldım ve okumaya başladım. Sözcükleri görüyor ama ne anlıyor ne de cümle içinde bir yere koyabiliyordum. Kitabı kenara koyup odamın içinde volta atmaya başladım.
    ···
   tümünü göster