Cam ağaçlarının kokusu mükkemmeldi beyler bir de hayal ettiğiniz Damla kollarimdaydi ve minik serçe gibi üşüyordu. " istersen eve gidelim hem dinleniriz biraz " dedim. " Olur " dedi beyler çünkü çok üşümüştü baya hemde hapşurmaya başlamıştı . Arabaya kadar yürüdük. Eve gittik. O bir hafta her çıkışta buraya geldik. Pazartesi günü tekrar gitmistik ki yağmur yağmaya başlamıştı. Damla yine bana sarıldı ama beyler arkadaşlıktan başka bişey olduğunu düşünmüyordum onun bana bakış açısını . Ben bunları düşünürken Damla terlemeye başlamıştı. Elimi alnına zütürdüğümde ateşi çıkıyordu. Hemen kaldırdım onu ve arabanın arka koltuğuna yatırdım. Hemen eve gelip kollarıma alıp evde koltuğa yatırdım . Çok ateşlenmisti beyler dolabı açtığımda ilaç yoktu . Tıp a başlayalı daha 1 hafta olmuştu çok ta bir bilgim yoktu. Ama sonuçta önceden araştırmalar ve annelerin bakımları sonucu bişeyler biliyorduk bizde. Daha eczaneler kapanmamistir diye düşündüm ve Damla nin yanına koşup " Bekle beni hemen gelicem" diyip saçını okşadım ve bir opucuk kondurdum. Hemen arabaya atladım yarım saat içinde eczane bulup ilaçları alıp geri döndüm geldiğimde hafif sayıklıyordu. Soğuk duş alması lazım di o an aklımda hiç düşündüğünüz gibi bişey yoktu beyler hayatımda en değer verdiğim kişilerden biri olmuştu Damla üstünü çıkarttım ama sutyen ve kilotu altında duruyodu bir şort giydirdim beyler hemen duşa soktum bir tabure oturttu ve soğuk suyu açtım bekledim bi 5 dakika . Hemen aldım kollarıma tekrar koltuğa yatırdım. ilaç lardan verdim , sirke suyuna bez batırıp alnına koydum. Biraz daha iyi olmuştu gidip hemen evde tarhana aramaya başladım . Hasta çorbasıdir tarhana ama nerdeee markete çıkmamıştık hiç. Tek kalan hazır çorbalardan mantar çorbası yaptım ve sıcak sıcak içirdim ona. O günü onun yanında sabahladım. Sadece 1 saat uyuyabildim onda da dalmışım yoksa hayatta uyumazdım.