merhaba, bu yazıyı izmir'den yazıyorum herkesin okumasını ve okuyanların okumamış arkadaşlara tavsiye etmelerini isterim. inanın okuyunca tüyleriniz ürperecek.

Zamanında manisanın bir ilçesinde bir kız yaşarmış. Kızın annesi büyücülükle uğraşırmış. Kız, annesinin yaptıklarına inanmazmış. Annesine ne kadar söylese de annesinin onu taktığı bile yokmuş. Kızın annesi her gece birileriyle konuşurmuş kız kapının deliğinden bakarmış ama sadece ışık açık olduğu zamanlarda karartı görürmüş. Kız büyümüş köyden birini sevmiş ama deliler gibi... Oğlan da kızı seviyormuş. Oğlanın askerliğinin bitmesini bekliyorlarmış. Oğlan askerden gelince de düğün yapıp evleneceklermiş. Annesi işleri iyice ilerletmiş ama annesinin yaptıklarına inanmasa da acaba doğru olabilir mi diye araştırmak istemiş. Araştırıp sormuş hocalara böyle şeylerin gerçek olduğunu anlamış ama yinede inanmıyormuş. Gün geçmiş bunlardan birini çağırmaya karar vermiş. Evet gelmişler ama kızla güzel bir gece fantazisi yapıp gitmişler. Bu hemen her gece devam etmiş. Kız ağlayıp sızlar ama ne bir kimseye söyleyebilir ne de biriyle paylaşabilir. Derken oğlan askerden gelir düğün günü belli olur. Kız ertelemek istese de başaramaz oğlan her sorduğunda cevap veremeyip susarmış. Derken evlenirler düğün yapılır biter. Kız ile oğlan yatak odasına gider ve ikiside soyunup yatağa girerler. Kız ile oğlan tam şey olacakken (anlayın işte) onlar gelir oğlan ne olduğunu anlayamazken onlar her zaman ki gibi kızı alıp zütürmeye gelirler. Kız çığlıklar içinde oğlan donmuş derken oğlan ayılmış kızı zütüremezsin diye kızı bırakmamış. AMA ONLAR PES ETMEMiŞ VE KIZI OĞLANIN GÖZLERiNiN ÖNÜNDE FANTEZiLERiNE ORTAK ETMiŞLER ERTESi GÜN ODAYA GELEN ANNE BABA NE KIZI BULABiLiRLER NEDE OĞLANI BAKMIŞLARKi iKiSiDE BAHÇEDE KENDiLERiNi ASMIŞLAR AMA ELELE.