/i/Sözlük İçi

sözlük içi.
  1. 1.
    +14 -4
    selamun aleyküm panpalar yazım tamamen alıntıdır trenddeki kuzey kore hakkında 12 gerçeği gördükten sonra gördüm bunu sizinle asıl gerçekleri paylaşıyorum

    Kuzey Kore yalanları her yerde. Ülkede sadece 6 gün kalsam da düşündüğüm kadar tuhaf bir yer olduğunu anlamam için yetti de arttı bile. Dünyanın en kapalı ve sırlarla dolu ülkesi, batılıların dediği gibi “saklı krallık”. Liderlerinin kişisel kültü Stalin ve Mao’yu kıskandıracak düzeyde kutsal. Tarih boyunca en kutsanmış lider kimdi bilmiyorum ama araştırmacılar günümüzde yaşayan en büyük kült liderliğin Kim ailesi olduğu konusunda birleşiyorlar. işte ziyaretim sırasında dinlediğim Kuzey Kore yalanları ve bazı tuhaf gerçekler.


    Kuzey Kore’de Trafik

    Ülkede az sayıda motorlu araç olup trafik hiçbir zaman sıkışmadığı halde başımdaki görevlilerce her gün akşam üzeri bir yerden başka bir yere gideceğimiz zaman “acele edin, trafiğe kalmayalım” uyarısını duymak çok acayip. Burası Kuzey Kore olduğu için “ama trafik yok ki” diyemiyorum.

    Bakınız Kuzey Kore’nin en önemli caddesi ve meydanındaki trafik. Bakmayın siz bu yoğunluğa, başkent Pyongyang’da iş çıkış saati olduğu için böyle, gün içinde daha tenha oluyor.
    Ülkede trafiğin sıkışmaması kötü bir şey değil ki. “Biz çevreyi korumak için ülkeye pek araç sokmuyoruz” deseler daha inandırıcı bir yalan olmaz mıydı?

    işte Kuzey Kore’nin on yıllardır olmayan trafiği denetleyen trafik polislerinden biri. Yazık, bunların işi zor. Yıpranma payından erken emekli oluyorlardır umarım.
    Aşağıdaki karenin sağında bir altgeçit yapmışlar, polisin durduğu değil, onu kesen caddede. Yol bomboş, birkaç çocuk karşıya, benim durduğum tarafa geçmeye yeltendi, bizim polis dellendi, düdüğünü öttürerek çocukları sert şekilde uyardı, çocuklar korkup vazgeçti.

    Kuzey Kore’de internet Neden Yasak?

    Kuzey Kore’de internet olmadığını ve bilgisayar ağının durumunu Kuzey Kore’de Yaşam adlı yazımda anlattım. Gelelim internet’in neden yasak olduğuna. Bir gün cesaretimi toplayıp masum bir ifade takınarak görevliye sordum:

    – Lee, Kuzey Kore’de internet neden yok?
    – Halkımız diğer ülkelerde olan kötü şeyleri görüp dış dünyaya karşı olumsuz bir görüş edinmesin diye.

    Mantıklı. Ben ikna oldum.
    Kuzey Kore’de Maaşlar Sorulmaz

    Ülkede ortalama maaşlar hakkında birçok blogda ve gazetede görevlilerin söylediği “150 ile 400 Avro arasında değişiyor” şeklinde Kuzey Kore yalanları yazıyor. Oysa hesaplara göre ortalama maaş 3 dolara denk geliyor. Ben de bakalım ne diyecek diye sempatik rehberime sordum:

    – Kuzey Kore’de ortalama maaş ne kadar? Örneğin bir öğretmen, işçi, mühendis yaklaşık ne kadar kazanıyor?
    – Maaş sormak ne kadar ayıp! Biz size soruyor muyuz!?

    Burası Kuzey Kore olduğu için “sana maaşını soran mı oldu?” diyemiyorum. Yediğim bozuk hatuna yetmemiş ki otobüsün ön tarafına gidip mikrofonla da bozuğunu attı:

    – Az önce arka tarafta biri maaşlarımızı sordu. Ayıp, biz size sorduk mu!?
    Bizde çıt yok tabii.

    KUZET KORE YALANLARI.
    Devlet dış dünyaya yalan söylüyor. Devlet halka yalan söylüyor. Basın halka yalan söylüyor. insanlar birbirlerine yalan söylüyor. Tur görevlileri ziyaretçilere yalan söylüyor. Kuzey Kore yalanları her gün ve sürekli. Halka söylenen bazı Kuzey Kore yalanları:

    “Kuzey Kore dışında yaşam çok kötü.”

    “Güney Kore halkı ABD işgali altında acılar çekiyor.”

    “Bizde gıda sıkıntısı var ama diğer ülkelerde durum çok daha kötü. ABD’de halk açlıktan kar yiyor.”

    “Bütün dünya yaşam kalitesiyle Kuzey Kore’yi kıskanıyor.”

    Başımdaki görevliler acaba “Bunun yalan olduğunu ikimiz de biliyoruz, ama ben burada yaşıyorum ve rolümü oynamak zorundayım.” diye mi aklından geçiriyor, yoksa söylediklerinin gerçek olduğuna mı inanıyor? Bilmiyorum. Bu sokaktaki iki çocuk ben varım diye mi buradalar? Bu gördüklerim gerçek mi? Ben gerçek miyim?

    (Lütfen “Sadece Kuzey Kore mi yalan söylüyor, diğerlerini de yazsanıza” gibi gereksiz yorumlar yapmayın. Bu yazıyı okumayı tercih edenlerin, bütün devletlerin halklarına yalan söylediklerini bilecek bilinçte olduklarını tahmin ediyorum. Ayrıca Hollanda, Finlandiya gibi ülkeler için bu kadar emek harcasam blogumun çok daha fazla ziyaretçi alacağını, hatta bundan birkaç kuruş kazanabileceğimi bildiğim halde Kuzey Kore, Paraguay, Uruguay gibi az bilinen ülkeleri tanıtmak için bu kadar çaba harcıyorum. Kısacası; sıkıntı yapmayın, eğlenin, ilginç bir yazı bu.)

    “Kuzey Kore Abartıldığı Kadar Değilmiş”

    Bazı bloglarda “anlatıldığı kadar da değilmiş, rahatça gezdim” diye ifadeler görüyorum. Yalan. Otelden dışarı kendin çıkabildin mi? Yasak. Bir arka sokağa girebildin mi? Hayır. Senin için dikkatle seçilmiş ve onaylanmış birkaç kişi hariç gerçek halkla konuşabildin mi? Asla. En ufak bir eleştiride bulunabildin mi? Asla. E daha ne olacaktı? Ayaklarından zincirle bağlayıp öyle mi gezdirselerdi? Bu turlar ülkeyi dışarıda iyi anlatman için tasarlanıyor ve sen de ciddi bir para ödeyerek geliyorsun.

    “Kuzey Kore’de Halkın Arasına Girdim”

    Evet bunu diyen ziyaretçiler de var. Ey Kuzey Kore fatihi, o senle dans eden insanlar bunun için eğitilen seçkin sınıfın üyeleri. O parkta bir grup insanla karşılaşman, görevlinin “acıktıysanız şurada yerel bir lokanta var” demesi, şu meşhur “yerel halkla” basketbol oynaman, bowling salonuna zütürülüşün, o sahte hastane, o çocuklarla çektirdiğin(m) fotoğraf, hepsi aylar yıllarca üzerinde çalışılmış senaryolar, Kuzey Kore yalanları.

    panpalar gördüğüm siteden alıntı yapıyorum devamı var okumak isteyen olur belki part2 le devam ediyorum

    EDiT:yanlış altinciye açmış pardon !
    ···
   tümünü göster