-
51.
+3Toprak mazi
Gel arkadaş, gel seninle az dertleşelim:
Okuyarak hayat denen koca kitabı
Gönüldeki yaraları biraz deşelim.
Gömdüm kara topraklara melekten iyi,
Perilerden nazlı, güzel bir sevgiliyi.
Derin derin sızlıyor gönlümde yaram,
Bana artık her saadet olmuştur haram.
Beni sardı kefen gibi mazinin tülü,
Yere batsın bu toprakla bu korkunç mazi!
Orda çünkü sevgilimle sevgim gömülü…
Hey arkadaş sözünü bil, hem kendine gel,
Bahtiyarlıklara olmaz ölümler engel.
Bir sevgili kızı senden aldıysa toprak
Bun a katlan, toprak için çünkü bu bir hak!
Hem yaratan, hem büyüten topraktır bizi,
Üzerinde işitiriz ilk ninnimizi;
Fışkırttığı serin sular bize can verir;
Ormanları gönlümüze heyecan verir.
Hey arkadaş sende insaf duygusu yok mu?
Sana her şey veren, seni büyüten toprak
Senden bir tek kız aldıysa acaba çok mu?
Doğup ölmek… Millet için bunlar bir hızdır,
Toprak bizim beşiğimiz, mezarımızdır.
Toprak bizim anamızdır… insan yasına
Kapılarak nasıl söver öz anasına?
Hakikat ne şu göklerin derinliğinde,
Ne suların şairane serinliğinde…
Aristonun mantığında zerresi yoktur,
Fisagorda, Eflâtunda nebzesi yoktur.
Mefkûreler âleminde olunca kıtlık
Kafaların içerisinde başlar çıfıtlık:
Bir budala “zulüm yeter! ” diye haykırır,
Bir it çıkar “proleter” diye haykırır!
Bir hayvanda hâkim olur cinsî heyecan,
Froyt denen yahudiye gider verir can…
Kimi kördür… Kendisine büyük gelir pek
Lenin denen o maskara vatansız köpek…
O ne felsefe ne de “din”in “hiç”inde,
O, toprağın asırlardan beri içinde…
Hakikati bulmak için onu eşmeli,
Yükselmekten bir şey çıkmaz, derinleşmeli…
Göğe doğru yükselenler bir gün yorulur,
Derinleşen hakikati toprakta bulur.
Şu ne başı, ne de sonu olmıyan toprak
Gömdüğümüz vücutlardan gıda alarak
Bize hayat verir, bize tarih, mazi yaratır.
Mazi köhne kitap değil, şanlı bir satır…
Mazi ırkın yarattığı çoksun bir seldir,
Mazi bizim alnımızı göğe yükseltir,
Geçmişlerin gecesinden ışık alırız…
Bir düşünsen mazideki o
başlık yok! burası bom boş!