1. 26.
    0
    dead cell

    eski abd başkanı george sears (solidus) tarafından kurulan dead cell, ordunun güvenlik ve anti-terörist timlerini test etmek için saldırılar düzenlemesi amacıyla çalışan bir ekipti. liderleri albay reginald jackson hapiste öldükten sonra ekip problem çıkartmaya başladı ve sadece görev kazaları yüzünden 100 kişi hayatını kaybetti. iyice kontrolden çıkınca big shell olayından altı ay önce dağıtıldı. haksızlığa uğradıklarını düşündükleri için bir terörist eylemin içinde yer aldılar.

    raiden, codec’den kendisine jack diye hitap eden kız arkadaşı rose’un sesini duyunca sinirlendi, fakat campbell asıl görevlinin kaza geçirmesinden dolayı mecburen rose’un görev analizcisi olduğunu açıkladı. campbell’a göre raiden’dan önce birisinin daha içeriye girebilmiş olması imkansızdı. solid snake’in cesedi iki yıl önceki tanker kazasından sonra bulunup doğrulanmıştı, fakat teröristlerin liderinin adı da solid snake idi. raiden, karşılaştığı vamp’den paçayı zor sıyırdı; kendisine solid snake’e çok benzeyen asteğmen iroquis pliskin yardımcı oldu. raiden, pliskin’in oraya söylediği gibi helikopterle değil, kendisi gibi havalandırmadan geldiğini üzerindeki böceklerden anladı. az sonra raiden, seals bravo takımının bir kadına ateş ettiğini ama yön değiştiren mermiler yüzünden bir türlü onu vuramadıklarını, hatta ayağının dibine düşen el bombasının bile patlamadığını gördü. fortune, elindeki dev silah ile tüm takımı kızarttı. raiden müdahale etmeden yoluna devam etti, pliskin ve bomba uzmanı olan stillman ile beraber tesise yerleştirilmiş bombaları buldu ve etkisiz hale getirdi. bu arada “deepthroat” ya da “mr.x” adını kullanan birisi tarafından raiden’a yardımcı olacak uyarılar gelmekteydi.

    teröristler uydudan da görülebilmesi amacıyla tesisin çatısında bir rehineyi öldürdüler. başkanı kurtarma görevini pliskin ile birlikte yapmak isteyen raiden’a campbell’ın cevabı “simülasyonda bu faktör yoktu” oldu. alfa ve bravo takımları da ortadan kaldırıldığından artık tek umut raiden idi. fortune’un gazabından kurtulan raiden vamp’ı alnından vurdu ve yeni bir bombayı durdurmak için çatıya çıktı. vamp tekrar hayata döndü. çatıda raiden’ı elinde şampanyası, ayağında patenleri ve üzerinde bomba imha kıyafeti olan fatman karşıladı. onu da öldürüp bombayı durduran raiden’ın yolunu dış iskeletli bir ninja kesti. la-li-lu-le-lo’dan bir haberci olduğunu ve amacının kendisine destek ve bilgi sağlamak olduğunu söyledi. ninjaya göre başkanın yerini ames adında bir rehine bilmekteydi ve teröristler her an bir nükleer bomba patlatabilirdi. üstelik bombayı kendileri getirmemişti, zaten önceden orada bulunmaktaydı ve ateşleme için abd başkanı’nın onayı yeterliydi. raiden bir rus askeri kılığına girdi ve rehinelerin arasında richard ames’i buldu.

    ames, başkan’a dokunamayacaklarını, çünkü saat başı yaşam sinyallerinin kontrol edildiğini ve bir sorun çıkarsa nükleer saldırının gerçekleşmeyeceğini anlattı. bir patriots ajanı olan ames’e göre tankerin geçişi, batırılacağı yer ve üzerine kurulan tesislerin hepsi önceden planlanmıştı ve asıl amaç yeni bir metal gear modelinin tasarlanmasıydı. hükümet görevlilerinin geliş sebebi ise tamamlanan metal gear’ı görmekti. başkan kendi rızasıyla şifreyi vermişti ve teröristlerle işbirliği içindeydi. ames’e göre başkanın ihanetinin sebebi kukla olmaktan sıkılmasıydı. nükleer bomba da bir tehdit değil, baştan beri bir amaç idi. teröristlerin amacı “compton effect” i yaratmak için bombayı atmosferin dışında patlatmak ve 50 milyar megawatt’lık elektromanyetik darbe ile tüm elektronik cihazların çalışmasını durdurmaktı. böylece the patriots’un kontrol ettiği bilgi akışı durdurulacak ve özgür bir dünya yaratılacaktı. teröristler bu yüzden kendilerine “sons of liberty” demekteydiler.

    özgürlüğün çocukları

    shalashaska,l raiden’ı yakaladı ve ames ani bir kalp krizinden öldü. fakat ninja ortaya çıkıp raiden’ı kurtardı. pliskin gerçek kimliğini açıkladı ve raiden’a otacon’u tanıttı. solid snake v kaçış için bir kasatka ele geçirmişti ama ortadan kaybolan bir harrier uçağı onu endişelendiriyordu. campbell, ames’in söyledikleri konusunda yorum yapmazken solid snake’in l dünyada birçok metal gear’a zarar veren ve tankeri batıran bir suçlu olduğunu söyledi. campbell’ın tavırları tuhaftı. solid snake, üçüncü kardeşi ve teröristlerin lideri olan solidus ile karşılaştı ve el bombası atarak onun köprüden aşağıya düşmesini sağladı. solidus, vamp’ın kullandığı harrier’in üzerine düştü ve kokpite girdi. bu kez de raiden stinger füzesi ile harrier’ı vurdu ve denize düşen jeti bir metal gear ray yakalayıp gözden kayboldu.

    raiden, başkan’a ulaştı ve kendisinden, önce patriots’dan kurtulmak için solidus ile işbirliği yapıp şifreyi verdiğini, ama sonra ülkede çıkacak kaosu düşünüp pişman olduğunu öğrendi. johnson, kendisinden önce başkan olan george sears’ın (solidus) shadow moses olayındaki menfi hareketleri nedeni ile görevinden alındığını ve bu yüzden dünyanın yanmasına bile mal olsa patriots ile savaşmak istediğini söyledi. daha önemlisi bahsedilen gerçek metal gear, raiden’ın gördüğü ray değil, big shell’in üzerine bir kamuflaj olarak inşa edildiği, okyanusun zeminindeki dev metal gear arsenal idi. içerisinde bin nükleer füze ve seri üretilmiş yirmi beş adet ray’in bulunduğu arsenal gear, orduların taktiksel ağlarına direk erişebiliyor ve bu sayede ülkelerin silahlı kuvvetlerinin kontrol edilmesine imkân sağlıyordu. patriots’un sürekli büyüyen bilgi akışını kontrol etmekte yeterli kalmaması nedeniyle inşa edilen arsenal’in en küçük bilgileri bile filtreleyebilen iki süper yapay zekâ ünitesi vardı: gw ve jfk. bu makine sayesinde doğrular patriots’un istediği gibi şekillendirilebilecekti. başkan’ın amacı bu yapay zekalara el koyarak pazarlıkla patriots’dan birisi olmak idi. solidus ise arsenal’i kullanarak compton effect’i yaratmak ve patriots’un kontrolünü bitirmek istiyordu. patlama için kodlar da girildiğine göre bunu engellemenin tek yolu başkan’ın yaşam sinyallerinin durmasıydı. bu sırada revolver ocelot geldi ve başkan’ı öldürdü, fakat nükleer bomba pasif konuma geçmemişti. artık tek yapılması gereken, programcısı emma emmerich’e ulaşmak ve gw ile jfk’i kapattırmaktı. raiden, başkanın ölmeden önce verdiği bir virüs diskini de yanına alarak otacon’un üvey kardeşi emma’nın yanına gitti.

    emma, gw’nin patriots’a tarihi yazma ve geleceğe karar verme yeteneği sunan bir araç olduğunu anlattı. bilgisayarlardaki 2000 yılı sorununun giderilmesi için hükümetler dahil her yere ücretsiz dağıtılan yamanın içinde gw’nin bağlantı kurmasını sağlayacak programcıklar olduğunu, hatta bu programcığın en popüler işletim sistemlerine bile entegre edildiğini anlattı. arsenal çalışmaya başladığında ise bütün bu programlar aktif hale gelecek ve ona hizmet edeceklerdi. raiden bilgisayar laboratuarında virüsü arsenal’in beynine yükledi, bu arada zaten kötü durumda olan emma kan kaybından öldü. üzgün otacon rehineleri helikopter ile güvenli bir bölgeye taşırken, raiden önünü kesen ninja tarafından bayıltıldı. gözünü açtığında arsenal gear’ın içindeydi ve işkence için bir masaya bağlanmıştı. solidus geldi ve raiden’a sürekli kaçtığı geçmişini hatırlattı. aslında raiden solidus’un bildiği her şeyi öğrettiği manevi oğlu ve 80’li yıllardaki liberya savaşı’nın en başarılı çocuk askeriydi. hatta kendisine “karındeşen jack” ve “beyaz şeytan” isimleri bile takılmıştı. raiden bağlı olduğu masadan kurtulmayı başardı ve yine ninja ile karşılaştı. ninja, olga’nın ta kendisiydi ve patriots yeni doğan çocuğunu kaçırdığı için askerlerine ihanet etmek zorunda kalmıştı. görevi ise raiden’a solidus’u öldürmesi yolunda yardım etmekti. raiden’ın elbisesi bir şekilde patriots’a yaşam sinyalleri göndermekteydi ve bu sinyaller durursa olga’nın bebeği de öldürülecekti. snake ve olga, raiden’dan arsenal’e girmek adına onu yem olarak kullandıkları için özür dilediler.
    Tümünü Göster
    ···
   tümünü göster