/i/Hikaye

Herkesin bir hikayesi var, ya senin hikayen nedir?
  1. 1.
    +6
    * vücut içerisindeki bütün organlar bir gün toplanırlar. amaçları, kendilerini idare edecek bir müdür seçmek. önce eller söz alır ve der ki "eğer beni olmazsam bu vücut ne temel ihtiyaçlarını karşılayabilir, ne de herhangi bir şey yapabilir, yemek bile yiyemez". mide söze girer, "ben olmazsam birşey yiyemez ve enerji kazanamaz, yani hiçbir şey yapamaz". ayaklar ve bacaklar birleşip koalisyon kurarlar ve sorarlar "biz olmazsak bu bünye nereye gider"...  
    seçim propagandaları git gide kızışmaktadır. beyin, uzaktan uzağa bu tartışmaları seyretmeye devam ederken bu kez gözler söz alır. derken yürek eğer kendisi kan pompalamazsa hiç bir şey olmayacağını iddia ederek kendisinin müdür olması gerektiğini söyler...  
    bu arada zütün içi erimektedir. tam söze girecekken başka bir organın lafa başlamasına içerlese de sırasını bekler. böbrekler, dalak, göz, burun, hepsi konuşurlar ve kendilerinin müdür olması gerektiğini ispatlamaya çalışırlar. züt tam lafa girecekken beyin herkesi susturur, usta bir moderatör gibi organlara tek tek döner ve sormaya başlar, "sen ey göz, ben sana emir vermesem sen neyi görebilirsin? ya siz eller ve kollar, ben emir vermesem siz neyi kavrayabilirsiniz? sen penis, ben sana emir vermesem yerinde kös kös oturmaya devam etmez misin? siz ayaklar ve bacaklar, ben emir vermesem siz nereye gideceksiniz" 
    bu şekilde mideye, buruna, dalağa, kısaca züt dışındaki her organa cevabını verir. züt konuşamamıştır zira. organlar düşünürler, taşınırlar ve "peki" derler. "haklısın ey beyin, sen bizim müdürümüz ol". beyin mutludur ama bu seçim zütün çok zoruna gider... içerler... ve direnmeye karar verir. için için sıkar kendini...  
    ilk birkaç gün her şey yolunda olsa da zütün görevini yapmaması nedeniyle vücutta aksamalar başlar... önce bağırsaklar şikayetlenir beyine "patlamak üzereyiz, aman bir çare" beyin emir üstüne emir yağdırır züte ama adı üzerinde züt, züttür işte ve tüm zütlüğüyle beyne "hayır" der. "al bakalım nasıl müdürmüşsün sen, ben olmasam sen de hiçbir halt değilsin" 
    beyin bozulup sinkaf eder, bu arada vücuttaki arızalar da sürmektedir. sonunda mide ve diğer iç organlar da "iflas etmek üzereyiz" diye beyne çıkarlar... sonuç aynı...  
    derken bacaklar ve ayaklar "dermanımız kesildi, aman züt, ne olur sıkma kendini, bırak yoksa hepimiz öleceğiz" derler. züt kararlıdır "gidin, müdürünüze söyleyin". organlar tekrar toplanırlar çünkü vücut ölmek üzeredir. beyin bakar ki olacak gibi değil, güzellikle konuşmaya başlar zütle "etme eyleme, bak bütün organlar iflasın eşiğinde, vücut yatağa düştü, ilaçlara bile direniyorsun" züt, nuh der peygamber demez... ama açık kapı da bırakır "bir şartla sıkmayı bırakırım" der, "beni müdür yapın". organlar beyne koşar, aman beyin, canım beyin, biz biliyoruz ki sen olmasan hiçbir şey olmaz ama durum da ortada, gel zütü müdür yapalım, hepimiz kurtulalım... beyin düşünür, haklısınız der... organlar tekrar toplanır ve beyinin de oyuyla zütü müdür seçerler...  

    işte o gün bu gündür bütün zütler müdür olmaktadır...
    ···
   tümünü göster