/i/Oyunlar

Hayat bir oyundan ibaret değil midir ?
  1. 1.
    +25 -17
    1- Eş kuvvette takımlar seçilmeli: Efendim haksız rekabetin en can alıcı noktası denk olmayan takımlarla mücadele etmektir. Rakibimiz ezikse ona şans tanımak için birkaç seviye altta bulunan takımlarla mücadele edebiliriz ama rakibimizle kuvvetlerimiz hemen hemen aynıysa bir seviye alttaki takımla bile mücadele etmek çok zorlaşır, imkansız değildir tabi ki hatta kazanırsak elimizde süper bir koz olur ama madara olmakta var işin ucunda. Baştan işi sıkı tutup rakibi tarttıktan sonra gününüzdeyseniz denemekte fayda var ama rakibiniz de ilk maçlarda kasmamış olabilir, tabi ki bu durumu gözünden anlamalısınız çünkü o sizin kankiniz dostum.
    Örnek: Rakibiniz ezikse Barcelonayı aldığında siz de Napoli, Liverpool, Lazio vs.. gibi takımları alabilirsiniz.
    Kuvvetler eşitse her takımın rakibi hazırdır zaten. Barça -Real , Milan - inter gibi

    2- Her takıma aynı taktik olmaz: Oyunun en keyif verici kısmı farklı takımlar ve farklı taktikler denemektir. Eğer ezik değilseniz her takımı dener ne random gelen taktikle maça çıkarsınız. Oyunun açıklarından faydalanan hazır taktiği her takıma uygulayıp sinir bozucu şekilde oynamazsınız. Her maç aynı taktik, aynı gollerle kendinizi tekrar etmezsiniz. Rakibin, sizin ve izleyenlerin en çok keyif aldığı maçı oynamaya çalışırsınız, farklı taktik, takım ve oyuncularla yaratıcılığınızı konuşturmaya çalışırsınız. Tüm bunlara rağmen maç içerisinde takıma müdahale etmek gerekebilir, rakibin kenar oyuncusu sizin yavaş bekinizi patates ediyorsa oraya başka adam veya bekin önündeki adamı geri çekerek müdahale edersiniz. Start`a bastıktan sonra adamı eksilince bile müdahale etmeyen birisiyle pes oynanmaz.

    3- Fantastik işlere gerek yok: Pes kültürünün en önemli unsuru gerçekliktir. Oyunumuzu oynarken de gerçekliği birinci planda tutmalıyız. Fantastik bir gol atmaktansa bilinçli ve mantıklı paslarla gole ulaşmak pes kültüründe daha mühimdir. Çok gol çok zevk değildir. Yeri gelir 1-0`ı korumak için defansa kapanır etten duvar örüp maçı o şekilde bitiririz. Araya kontra ataktan gol sıkıştırırsak da değme keyfine. Pes kültürüne sahip birisi galibiyetten veya çok golden değil çekişmeli ve tempolu maçlardan zevk almasını bilir.

    4- Pgibolojik Savaş Önemlidir: Pes kültürünün en zevkli kısmı rakibinize açtığınız pgibolojik savaştır. Eğer maçınızı izleyen pes kültürüne hakim seyirci varsa ilk işiniz tribünlere oynamak olmalı. Attığınız çalımda, çektiğiniz şutta, yaptığınız ortada, kurtardığınız pozisyonda ya da defansta top kaptığınızda durumu seyircilere paslayarak rakibin üzerinde tribün baskısınız yaratmak şarttır.
    Seyirci yoksa bunu tek başınıza yapmalısınız, etkisi seyirciliye göre daha az olsa da sonuçsuz değildir. Hatta rakibiniz ara pasıyla kaleciyle karşı karşıya kalacak olsa yüksek sesle ofsayt ofsayt diyerek konsantrasyonunu dağıtmalısınız. Bu pek etik gözükmese de tribünlerden bu tarz sesler hatta yalancı düdükler çalındığını biliyoruz bazı maçlarda, iyi bir pes oyuncusu bu hareketlerden direk olarak etkilenmez ama her pes oyuncusuna bu baskıyı kurabilirsiniz.
    Maçı oynamayın maçı yaşayın, avrupa kupalarında Türk takımlarının maçını anlatan tv spikeri gibi, bir Ertem Şener, bir Murat Kosava coşkusuyla maçı yaşayın, anlatın.
    Rakibinizin güzel hareketine karşı da bir Ömer Üründül edasıyla yorumda bulunun.
    Örnek: Bloklar arasında kopukluk var, evet evet evet, aman aman aman, x oyuncu bugün 1 gol attı başka da hiç bir şey yapmadı vs...

    2- Saygıya değer gol: Genelde orta yaptığımız topa kafa vurmak zor olur, bu tarz gollere saygıya değer gol diyebiliriz.

    3- Adam Golü: Eğer uzaktan şut çekip o topu çatala takıyorsak bu gole ancak şapka çıkartılır. Uzaktan şu her oyuncuyla çekilmez hatta iyi oyuncularla bile her zaman gol olmaz, tuşa basma hızını, şut çeken adamın açısını, rakip defansın konumu vs... bir çok şeyi aynı anda hesaplayıp karar verip şutu çekip gol olursa işte bu gole adam golü denir.

    4- Adamın Dibi Golü: Eğer organize bir atakla ya da kontra atakla, son pasımızı ara pasıyla koyup, rakip defansı patates etmişsek, forvet oyuncumuzu kaleciyle karşı karşıya bırakıp o golü, gerek aşırttırma, gerekse de tek vuruşta attığımız gol adamın dibi golüdür. Kaleciyi 2 ye 1 yakalayıp paslı gol atıyorsak ayrı bir mevzudur bu. Kimisi kolaycılık diye bilir ama kaleciyle 2 ye 1 kalmakta her baba yiğidin harcı değildir. Kadın golüyle karıştırılmaması gereken bir goldür.

    5- Şans Eseri Gol: Adı üstünde şut çekilir defansa çarpar, defans top uzaklaştırırken kendi addıbına top çarpar rakibin önüne düşer gol olur, 2-3 şut gelir kaleye dönen toplar hep rakibin önüne düşer, 3. 4. şutta gol olur, kornerden gelen top seker meker gol olur, kaleci andavallık yapar gol olur, karambol olur gol olur gibi işin şans faktöründen dolayı oluşan gollere şans eseri gol denir.

    6- Ustaya Saygı: Duran toplar her zaman zordur, çok çalışma gerektirir. iyi oyuncu olmak yetmez emek ister. 1 metre önden veya 1 metre geriden olunca o frikik her şey değişir. Eğer bir adam frikikten golü çaktıysa ustanıza saygı duyun.

    7- Maç içinde Olur Gol: Bu gol her maç içerisinde olan, olabilir goldür. Karambolle, bilinçli gol arasında olan pozisyonlardan oluşan ve abartılmaması ya da çok üzünülmemesi gereken golleri bu kategoriye alabiliriz.

    Edit : Kaleciyle karşı karşıya kalınca R2+ kare yapın %80 gol olur.

    Edit : Niye çuguluyorsunuz amk bilgilendiriyoruz sizi
    ···
   tümünü göster