/i/Tespit

  1. 1.
    +2 -1
    'Duygusuz insan' nitelendirmesini genelde acımasız, merhamet yoksunu ve vurdumduymaz insanlara yakıştırırız. Özetle basit ifade ile zihnimizde 'kötü' tanımının karşılığı olarak bu insan modeli belirir.

    Oysa ki insanın hata yapmasını tetikleyici unsurların başında gelen faktör, duygusal yetiye sahip olmamızdır. Bütün kötülüklerin doğasında 'hissiyat' vardır. Kötülüğü düşünce aşamasından eyleme geçirme isteği, insanın içinde yatan hissiyat tatmininin sağlanması arzusunun doyuma ulaştırılması nihayetinde kötülüğün açığa çıkması şeklinde bir yol izler.

    Kısacası insanoğlunun hata ve kötülük yapabilecek potansiyele sahip olması için bu insanın içinde duygusal yetilerin olması gerekir. Hissiyat yoksunu bir insan düşünelim, 'duygusuz insan'... bu modeldeki insanın kötülüğe olan eğilimini açığa çıkaracak bir hissiyattan bahsedemeyiz. insanların kötü ve iyi arasında iyiliğe olan eğilimlerini de duygusal yetilerden gelen bir merhamet anlayışına bağlamaktansa mantık olgusu ile daha da rasyonel bir şekilde açıklayabiliriz.

    Şöyle ki hayvanlar alemine göz atacak olursak , hayvanların da duygusal yetiye sahip varlıklar olduğunu görebiliriz. Fakat hayvanların birbirleri ile olan içest ilişkileri , birbirlerinin yiyeceklerini aşırma , öldürme v.s eylemler hayvanlar aleminde doğal karşılanır.

    Görüldüğü üzere duygusal yeti tek başına iyi ve kötü arasında iyiye yönelmeyi sağlamadığı gibi bahsettiğimiz hissiyat arzusu tatminin doyuma ulaşma noktasında tetikleyici bir faktör görevi üstleniyor.
    ···
   tümünü göster