/i/Sözlük İçi

sözlük içi.
  1. 1.
    0
    Suların karardığı bir çağda birtakım günah yüklü
    gemiler harekete hazırdı / iyice biliyorum
    gölgeler vardı / kalın tasmaları vardı gölgelerin /
    ürkek sesler suları yarıyordu / bakıyorsunuz
    kuşlar bayağı gülüyordu / karanlık gölgeleri
    ürkütüyordu / onlar bağlı olmayı hoş
    görüyorlardı / korkarken ölümü düşünüyorlardı
    muhakkak.

    Kafaları kalındı belliydi
    Gözleri kalındı belliydi
    Kulakları kalındı belliydi

    Aslında kafalarının kalın olması / gözlerinin kalın olması
    önemliydi onlar için / incelik dedin mi kötülük
    geliyordu akıllarına.

    Onlar bir gemiye bindiler
    -- ben ona günah yüklü gemi dedim
    Onlar oturup tasmalarından ötürü gönendiler
    -- ben onlara gölge dedim
    Halbuki bana bakıp yadsıyorlardı / benim onları
    tasmalarından ötürü küçük gördüğüm belliydi /
    benim onları başında ve sonunda sevdiğim
    belliydi / ama anlaşamadığımız muhakkaktı.

    işte ben bu noktada durdum
    Denize baktım iyi dedim
    Korkulu dağlara baktım iyi dedim
    Doğrusu hep doğaya bakıp iyi diyordum.

    Ama gölgeler giysilerle ilgileniyorlardı / utanıyordum
    Hep araçlardan söz ediyorlardı / ben utanıyordum

    Sonra bir çağ geldi / baktım kafamda karıncalar vardı /
    sonra yapılardan yollardan bıkmıştım / ıssız
    sokaklar beni ürkütüyordu / kötü meydanlarda
    boğuluyordum / suları borulara almalarına
    kızıyordum / hele hele hep düğmelere basıp
    yaşamalarına çok çok içerlemiştim / sonra
    kalkıp afrikaya gittim / ohh afrikaya.
    ···
   tümünü göster