Eve girdik . Anahtarı her çevirişinde şeytan beni dürtüp duruyo . Her tık sesi garip bi şekilde tahrik ediyo. Zaten daha 1-2 saat öncesinde kabak gibi zütü gözümün önünde açılmış gözümün önünden gitmiyo. O naif gülüşü , utanması filan. Azdım ama azmanın nolduğunu bile bilmiyom. Aşağıda bi hareketlenmeler var ama kafa hep yukarıda anca öpüşmeye eriyo aklımız. içeri girdik eşyaları evin içine yerleştirdi. Hangi odaya gitse abla yardım edilcek bişey varmı diyip peşinden gidiyom. Adeta sapığa bağladım. Gülümseyerek sana televizyon açayım sonra da ben duşa giricem dedi. Hava da soğuk. Kışa girilmeye başlanmış. Donuyoz tabi o zamanlar evi 2 oda 1 salon . Salonunda 1 sobası var . Hemen içine odunu doldurdu. Soba ısınırken bende hemen duş alıp çıkıcam dedi. Bende tamam dedim .

Dedim demesine de , içimde ipnelik bitmiyo . Salaktan televizyona bakıyo gibi yapıyom ama şeytan dürtüp duruyo arkadan banyoya doğru. Banyosu ufacıktı . Duşakabini vardı , buzlu camı olanlardan tabi oraya gitmek için bi bahane lazımdı . Bende zaten öpüşecez kafasıyla dedimki " dişlerr!!! , dişimi fırçalamalıyım !!" . Hemen banyoya koştum. Banyonun kapısını kapatmamış , kıyıktı. Hafifçe aralayıp içeri baktım . Buzlu camdan vücudunun ten rengi o kadar tatlı belli oluyoduki tahrik olmamak elde değil. Yavaşça ses yapmadan içeri girmeye kalktım. Farketmedi.
Tam lavaboya yanaştım . Bana senmi geldin dedi. Ses tonu çok rahattı. Yani sanki utanmamıştı , irkilmemişti. Benden çekinmiyordu. Bende "evet Naime abla dişlerimi fırçalıcam " dedim. " Hee tabikide canım fırçala fırçala " dedi. Bu arada gülerek de ekledi " diş sağlığı çok önemlidir " vs. diye...