sene 2012 senesi o zamanlar daha yeni başlamışım liseye. pederle gittik dıbına kodumun okuluna. herkes sıraya girdi falan bende arkada durayim bari dıbına koyim dedim. neyse aga arkada bekliyoruz mudur denen muallak konuşuyor da konuşuyor. bi bitmek bilmiyor pekekentin konuşması. pederde en arkada beni bekliyor nolacak ne edecem diye. her neyse bu asalak tipli huur çocuğu konuşmasını bitirdi 10-11-12 nci binleri sınıflarına yolladı. tabi o zamanlar biz çözemeziz sınıfları falan okuyacak bu bin. neyse okuyorda okuyor.

adımın söylenmesini bekliyorum bi türlü gelmiyor dıbına koyim. ulan herkesi okudu bi ben kaldım koca okulda. bu işte bi gariplik var. pederin yanına gittim dedim boyle böyle böyle bu muallak benim ismimi okumadı doğru okula geldiğimizden emin misin (o zamanlar okulları falan bilmiyom liseli olmuşuz ilk defa amk) peder döndü bana sus gibecem sıfatını şimdi yürü öğrenelim şunu dedi.

neyse mudur bininin odasına geldik bu muallak odasında yok. peder bekleyelim gelir şimdi dedi. neyse ben bi lavaboya gidip geleyim o zaman dedim. aga girdim lavaboya bi işiyorum böyle bişey olamaz çeşme gibi dıbına koyim öyle böyle değil. neyse işimi bitirdim çıktım. sıvı sabunu döktüm sağ elime açtım musluğu su gelmiyor dıbına koyim lan dedim noluyor. bozuk heralde bu dedim diğerini de açtım yok amina koyim bunda da gelmiyor.

pederin yanına geldim konuşmaya fırsat kalmadan mudur bini geldi babama selam verdi döndü bana elini uzattı hoşgeldin genç dedi. elimdeki sıvı sabunu unutup refleksle selam verdim. elini çektikten sonra avucuna baktı. orda bir hassgibtir çektim içimden. ulan bide sıvı sabun beyaz renkti yanlış anladı heralde bu muallak bana bi bakış attı. o bakışı halen unutamam. eve geçince peder belamı gibti ama laf anlatmama bile izin vermedi puşt.
buda böyle bir anımdır.