Kayıt yapmaya Enes biladerimle gittik.(Bu arada üniye yazilcak kardeşlerime uyarı bizim gibi salaklik yapip ilk günden gitmeyin ana baba günüydü mübarek) Üni istediğim gibi bir yerde değildi belki ama direk düşündüğüm şey kız olmuştu ve daha kayıt kuyruğundayken 2 kızın bizi kesiğini gördük eliyle bizi gösteriyordu arkadaşlarına ama yollu oldukları çok belliydi ve gidip hangi bölüm kazandıklarını sorduk şanslı olan yine Enes’ti kızlar Enes le aynı bölümdeydi ve belki de sınıf arkadaşlarıydı.Bu arada kızlar üniye geçince bir değişme giriyorlar onu herkes anlamıştır. Neyse kayıt bitti üstüne gittik paşalar gibi evimizi tuttuk yerleştik. Tabi ki de tuttuğumuz ev köydeydi üstelik köyün en içinde merkezdeydeydi.
Okul başladı işte ilk hafta profosorlerden bizi çöm gözüyle gördüklerini belli edicek laflar yedik ilk hafta okulda olmanızdan yeni olduğunuz belli gibisinden.Ama ben akşam olsunda şamatama bakayim derdindeydim eve geldim açtim laptopumu bir süre oyun oynadıktan sonra Enes’e dedim evde oturmakla olmaz kanka hadi dişari çikalim dedim o da sanki benim sormamı bekliyormuş anında fırladı. Köyde yürürken gördüğüm o kız kalbimi yerinden söktü sanki. Köyün,okulun en güzel kızıydı. Omuzlarına kadar inen saçları, kömür karası gözleri, güneş gibi parlayan yüzü.. Yalnız bilinmelidir ki, her sevda insanin sağlıklı düşünmesini engeller ve hata yapmasına sebep olur bunu ilerleyen zamanlarda anlıyacaktım. Yanına gidip konuşmak istedim. Kıza Merhaba dememle kızın adeta bir yere yetişircesine koşarak yanımdan uzaklasmasi beni gerçekten yerin dibine sokmuştu.Ama o kızı öylece geçiştiremezdim. Kızı araştırmaya başlamiştim bile.