13.2

YM: Emre, yavuzu bir görmen gerekiyormuş tatlım

B: niye abla sıkıntı mı varmış?

YM: ne ablası be! küçülde cebime gir.

(güldürdü bin)
B: tamam kardeşim yavuz nerde şimdi?

YM: okey oynuyordur mehmetin(bu feres tipli oç oluyor bizi nuraya getiren bin)mekanında

arkamı dönüp çocukları yokladım. neyse topu sonra alırım amk tasoya baslamışlar. tüydüm

...

girdim mehmet abinin mekana. ortam hafif dumanlı. millet yiyecek toplar bu oç ot almış yanına . yavuz girdiğimi gördü yanıma doğru geliyor..

B: Ben Y: yavuz reyiz

Y: kardeşim, hakkını helal et.

B: (noluyor amk) hayırdır kardeşim cenazen varmış gibi?!

Y: bugün radyodan bir ses kaydı duymuş bizim murat. gel sana da dinleteyim.

telefondan açtı kaydettiği sesi. ses biraz anlaşılıyordu
•
TISS- Bu kayıt resmi bir bant kaydıdır. Türkiye Cumhuriyetindeki tüm doktorları ve bilim adamla--TS-- topluyoruz. -TSSS- Çok fazla doktora ihtiyacımız var. Bu kaydı duyan bu bölgedeki tüm dokto--TSTSSS-- mları, 52. katın tepesinde hazır halde beklesinler. Her şafak vakti gelip bakacağız. --TISS-- Bu kayıt resmi . . .*

telefonu kapattık. sessizlik oldu aramızda. burda bi tane doktor vardı ama onlara bizim de ihtiyacımız vardı. evet burası güvenli sayılırdı ama bi zombi sürüsünün ormana dalmıyacağını
kim garanti edebilirdi.
aramızda bi tartışma başlamadan önce doktorun ses kaydını benden önce dinlediğin anladım.

yani doktor olsaydım bende giderdim heralde.

doktoru ulaştırmak için kendini feda edecekti yavuz. (bosuna delikanlı adam demiyormusum)

neyse

"sende hakkını helal et kardeşim."